Tyler, unutulmaz bir parti vermeye karar verir. Ilık bir yaz akşamındaki bu parti, Port St.Lucie için gerçekten de unutulmaz bir parti olacaktır.



*Bu bölümdeki bazı unsurlar rahatsız edici olabilir*




Tüm bölümler ve daha fazlası için ⁠podbeemedia.com⁠'u ziyaret et!

2 - Tyler Hadley | 1. Kısım: Parti Zamanı

Tyler çocukken babasının elektrik sentralindeki gece vardiyasından eve dönmesini akşam geç saatlere kadar beklerdi. Ardından baba oğul genellikle gece yarısına kadar garaj yolunda saatlerce basketbol oynarlardı. Hafta sonları komşuları Hadley'lerin arka bahçelerindeki havuzda birbirlerine su sıçratarak gülüştüklerini duyarlardı. Ailesinin bir zamanlar rüya gibi olan hayatlarına geri dönmek için gösterdikleri onca çabaya rağmen hiçbir şey değişmedi. Tyler asi, yıpratıcı ve yıkıcı davranmaya devam etti. Ailesinin ona uygulamaya çalıştığı disiplini sadece zalimce bir cezadan ibaret görüyordu. Her şey onu daha da öfkelendiriyordu. Ben Sezgi Aksu. Burası Karanlık Dosyalar. Bugün sizler için Tyler Hedley davasını seçtim. Ne dersiniz? Hazırsanız başlayalım mı? Tyler hem okulda hem evde iyi, akıllı ve uslu bir çocuktu. Annesi Mary Jo depresyondan muzdaripti ve oğlunun da öyle olabileceğinden korkuyordu. Hatta Mary Jo Tyler'ın özgüvenini artırabileceğini düşündüğü için erken ergenlik döneminde ona büyüme hormonu enjeksiyonu yaptırdı. Kısa ve tombul olduğu için okulda onunla alay edilmesini istemiyordu. Yaşı ilerledikçe Tyler okulu asmaya, serseri çocuklarla arkadaş olmaya ve uyuşturucu kullanmaya başladı. Liseye geçtiğinde depresyon, ansiyete ve yeme bozukluğu gibi ciddi psikolojik sorunlar ortaya çıktı. 17 yaşına geldiğinde ailesi onu bir psikiyatriste götürdü ve bir psikiyatri hastanesinde ayakta tedavi gördü. Nisan ayı sonlarında Tyler bir arkadaşının evinde kavgaya karıştı ve tutuklandı. Çocuk suçlu olduğu ve daha önce de hırsızlıktan hüküm giydiği için önce St. Lucie ilçe hapishanesinde bir hafta ardından da iki hafta ev hapsi cezasına çarptırıldı. Mary Jo cep telefonuna el koydu. Tyler bu süreçte arkadaşlarıyla iletişim kurmak için Facebook'u kullanıyordu. Bana uyuşturucular hakkında mesaj atma. Ne? Ne oldu? Annem hepsini evimden aldı. Pazartesi tutuklandım ve saçma sapan şeyler yaşandım. Bugün çıktım. Ne diyorsun? Lanet olasıca iğrençti. Senin kötü çocuk. Şaka yapıyorum. Benimki bir korsan hayatı. Neden bahsediyorsun? Korsan olmayanlarla takılmam. Ne? Tamam tamam şakayı kesiyorum. Çok aptalsın. Ne yapıyorsun? İntihar etmeyi düşünüyorum. Neden? Çünkü ölmek istiyorum sanırım. Başka sebebi olmak zorunda mı? Sen ciddi misin? Evet. Bazen ölmek istiyorum. Ya ölme. Canın sıkıldığında bir sigara sar mesela. Ya eskiden yapardım onu. Şimdi depresyondayken alkol alıyorum. İçimdeki boşluğu dolduruyor. İlginç bir karaktersin. Evet ama bütün gülümsemelerim sahte. Bahsedeceğimiz olaydan sadece iki hafta önce Mary Jo arkadaşlarına Tyler'ın engelleri açtığını söylemişti. Onun gelişiminden çok mutluydu ve gerçekten eski Tyler'ın geri dönmeye başladığını hissediyordu. Bir iş arkadaşı Mary Jo'ya Tyler'ın ona zarar verebileceğinden endişe edip etmediğini sordu. Mary Jo yalnızca Tyler'ın kendine zarar verebileceğinden endişe ettiğini söyledi. Haziran 2011'de Tyler'ın abisi Ryan, üniversite için Kuzey Carolina'ya taşındı. Tyler, Temmuz'un ilk haftalarında arkadaşlarına parti vereceğini söyledi ama kimse ona inanmadı. Daha önce hiç parti vermemişti ve son zamanlarda ona karşı giderek katılaşan ailesinin buna izin vereceklerine inanmak imkansızdı. Arkadaşları partiyi sorduğunda üzerinde çalışıyorum diye yanıtladı. 16 Temmuz öğlen 13.15'te Tyler Facebook duvarında bir gönderi paylaştı. Bu gece evimde parti var. Belki. Akşam 8.15'te tekrar paylaşım yaptı. Evimde parti var. Yine arkadaşları inanmamıştı. Ashley Hayes ya annen baban eve gelirse diye ona mesaj attı. Gelmeyecekler diye yanıtladı Tyler. Güven bana. Tyler ilk resmi duyurusunu yaptıktan sonra yerel bir ATM'ye gitti ve ailesinin hesabından 5 bin dolar çekti. Ardından bazı yakın arkadaşlarını yanına aldı ve hep birlikte eve döndüler. Parti daha yeni başlıyordu ki, Mike Young yaklaşık 10 arkadaşıyla birlikte saat 23.30 civarında eve geldi. Popüler, atletik bir genç olan Mike, ev sahibi Tyler'ı yalnızca görmüştü. Resmi olarak tanışmıyorlardı. Tyler okulda dışlanmış biriydi. Okuldaki birçok kişi onunla hiç konuşmamıştı. Çok çekingen bir çocuktu ve popüler öğrenciler onun oldukça soğuk ve tuhaf birisi olduğunu düşünüyorlardı. Tyler'ın arkadaşları esrarkeş, çocuk suçlu ve hapçı olarak tanınan insanlardan oluşmaktaydı ve Mike'ın ilişki kurmaktan hoşlandığı türden çocuklar değillerdi. Tyler kalabalıkların ilgisini severdi. Hatta bir keresinde biyoloji dersinin ortasında inek gibi yüksek sesle müöğlemeye başlamıştı. Ama alık bir yaz akşamıydı ve Port St. Lucie'de yapacak hiçbir şey yoktu. Bu yeni bir şey değildi. Port St. Lucie'de genelde hiçbir zaman yapacak bir şey olmazdı. Havada esrar kokusunu almadan bir partiye gitmeniz mümkün değildi. Şehirde suç oranı yüksekti ve bu suçların çoğu gençler tarafından işleniyordu. Mike ve arkadaşlarına kapıyı Tyler açtı. Uzun, siyah bir tişört, siyah Dickies ve siyah Nike Air Force spor ayakkabı giymişti. Endişeli görünüyordu ya da uyuşturucu etkisindeydi. Belki ikisi de. Göz bebekleri irileşmişti ve ellerini birbirine sürtüp duruyordu. Gergin bir şekilde yumruklarını sıkıyordu. Tyler onlara... -"Millet, içeride kimsenin sigara içmesini istemiyorum. Burası aile evi, ona göre." dedi. Çok geçmeden evdeki kişi sayısı 60'a çıktı. Çoğunun Tyler'ın kim olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu. Kendilerini kanepelerin üzerine attılar, yemek masasında bire oyunları oynadılar, mutfak dolaplarında yiyecek aradılar ve boş şişeleri çimenlere fırlattılar. Oturma odasında şişeler yerlere düşüp paramparça olmuştu. Sigaralar halıda, mutfak tezgahında, duvarda söndürülüyordu. Ancak Tyler evin yıkılmasından daha çok gürültüyle ilgileniyor gibiydi. Komşular alarma geçerse polisi arayabilirlerdi. Mike kanepede kızlarla konuşurken yanına paten kayan sarhoş bir çocuk geldi. ''Ölü insan kokusu alıyorum'' dedi patencik kıkırdayarak. Mike yukarı baktı. ''Bu ne anlama geliyor?'' ''Aaa bilmiyorum bazı insanlar sigara içiyor hepsi bu.'' ''Tamam dostum her neyse.'' Patencik gülerek uzaklaştı. Beer pong masasının etrafında büyük bir kalabalık toplanmıştı. Masa aile bilgisayarının hemen yanındaydı. Çocuklar sırayla bilgisayardan şarkılar açıyordu. Mike Wiz Khalifa'nın No Sleep şarkısını açarken dikkatini çeken bir şey oldu. Bilgisayarın olduğu yer evin geri kalanından bile daha kirliydi. Beyaz klavyesinde kahverengimsi kurumuş bir sıvı vardı. Büyük ihtimalle bira ya da kola lekesiydi. Kimse çok yakından bakmadı. O sırada insanlar Tyler'a ailesinin nerede olduğunu sormaya devam ediyorlardı. Kimilerine Georgia'ya, kimilerine ise Orlando'ya gittiklerini söylüyordu. Hatta bazılarına burada yaşamıyorlar burası benim evim demişti. Bundan iki hafta önce Markie'nin evinde takılırken, Tyler bir konuşmanın ortasında ailesini öldürmek ve ardından büyük bir parti vermek istediğini söylemişti. Daha önce cesetler hala evdeyken parti veren olmamıştır. Markie, Tyler'ın şaka yaptığını düşündü. Zaten ailesini öldürmekten bahsettiğinde Tyler'ı kimse ciddiye almazdı. Hatta Port St. Lucie lisesinde 3. sınıf öğrencisi olan 17 yaşındaki arkadaşı Matthew Noble, parti sabahı 9.40'da Tyler'la şu konuşmayı yaptı. Hallettin mi? Hayır ama halledeceğim. Yemin et. Gerçekten yapacaksan şimdi yap, tam sırası. Yap ama. Tamam, merak etme yapacağım. Sonrasında da parti vereceğiz. Parti zamanı. Süper. Gece yarısı olduğunda Hadley evinde 100 kişi vardı. Sophie adında siyah bir labrador ve yaşlı, kısmen sağır ve kör bir Beagle köpek de evdeydi. Sophie gören olmamıştı ancak Beagle abiyi Ryan'ın odasında saklanıyordu. Partide bira bitmek üzereydi bu yüzden Tyler, Mark Andrews ve kız arkadaşı Ashley Georgeman'dan kendisini bir blok ötedeki benzin istasyonuna götürmelerini istedi. 21 yaşında olan Mark'a bir tomar 20 dolarlık banknot verdi ve ondan dört kasa boş light almasını istedi. Mark'ın arabasında beklerken Tyler, Ashley'e babasının öldüğünü söyledi. Ashley, Tyler'ı çok iyi tanımıyordu. Bundan dolayı babasının uzun zaman önce vefat ettiğini kastettiğini varsaymıştı. Arkadaşları ana yatak odasının kapısının kapalı olduğunu fark etti. İçeride kafayı yemiş birileri olduğunu düşünerek içeri girmeye çalıştılar ama kapı kilitliydi. Ev karanlıktı ama kapının altında siyah bir leke olduğu görülebiliyordu. Leke birinin başarısız bir şekilde silmeye çalıştığı yağ bazlı bir boyaya benziyordu. Üniversiteli bir futbolcu olan Justin Wright saat 01.15'te partiye geldi. İlk fark ettiği şey kokuydu. Etraf çok uzun süre beklemiş terli giysiler gibi kokuyordu. Justin Tyler'a herhangi bir ev kuralı olup olmadığını sordu. Tyler ona ne isterse yapabileceğini söyledi. Justin Beer Pong oynarken top yere düştü ve masanın altında yuvarlandı. Burada yapışkan, kalın ve kahverengi bir maddeye denk gelip üzerinde durdu. Justin bundan iğrenmişti ama fazla düşünmedi. Topu mutfak lavabosunda duruladı sonra oyununa devam etti. Tyler dışarıda partiden çıkanlarla konuşuyordu. Bizi misafir ettiğin için teşekkürler bro. Ya aynen sadece gitmeden önce eğlenceli bir şeyler yapmak istedim. Nereye gidiyorsun? Kendimi öldüreceğim. Ne alaka ya? Çünkü gerçekten kötü bir şey yaptım. Ne yaptın ki? Ya sana şöyle diyeyim yakalanırsam uzun süre hapiste kalacağım böyle bir 60 yıl falan. Neden? Birazdan öğrenirsin. Hadi bakalım.

Tyler çocukken babasının elektrik sentralindeki gece vardiyasından eve dönmesini akşam geç saatlere kadar beklerdi. Ardından baba oğul genellikle gece yarısına kadar garaj yolunda saatlerce basketbol oynarlardı. Hafta sonları komşuları Hadley'lerin arka bahçelerindeki havuzda birbirlerine su sıçratarak gülüştüklerini duyarlardı.

Ailesinin bir zamanlar rüya gibi olan hayatlarına geri dönmek için gösterdikleri onca çabaya rağmen hiçbir şey değişmedi. Tyler asi, yıpratıcı ve yıkıcı davranmaya devam etti. Ailesinin ona uygulamaya çalıştığı disiplini sadece zalimce bir cezadan ibaret görüyordu. Her şey onu daha da öfkelendiriyordu.

Ben Sezgi Aksu. Burası Karanlık Dosyalar. Bugün sizler için Tyler Hedley davasını seçtim. Ne dersiniz? Hazırsanız başlayalım mı?

Tyler hem okulda hem evde iyi, akıllı ve uslu bir çocuktu. Annesi Mary Jo depresyondan muzdaripti ve oğlunun da öyle olabileceğinden korkuyordu. Hatta Mary Jo Tyler'ın özgüvenini artırabileceğini düşündüğü için erken ergenlik döneminde ona büyüme hormonu enjeksiyonu yaptırdı. Kısa ve tombul olduğu için okulda onunla alay edilmesini istemiyordu.

Yaşı ilerledikçe Tyler okulu asmaya, serseri çocuklarla arkadaş olmaya ve uyuşturucu kullanmaya başladı. Liseye geçtiğinde depresyon, ansiyete ve yeme bozukluğu gibi ciddi psikolojik sorunlar ortaya çıktı. 17 yaşına geldiğinde ailesi onu bir psikiyatriste götürdü ve bir psikiyatri hastanesinde ayakta tedavi gördü.

Nisan ayı sonlarında Tyler bir arkadaşının evinde kavgaya karıştı ve tutuklandı. Çocuk suçlu olduğu ve daha önce de hırsızlıktan hüküm giydiği için önce St. Lucie ilçe hapishanesinde bir hafta ardından da iki hafta ev hapsi cezasına çarptırıldı. Mary Jo cep telefonuna el koydu. Tyler bu süreçte arkadaşlarıyla iletişim kurmak için Facebook'u kullanıyordu. Bana uyuşturucular hakkında mesaj atma. Ne? Ne oldu?

Annem hepsini evimden aldı. Pazartesi tutuklandım ve saçma sapan şeyler yaşandım. Bugün çıktım. Ne diyorsun? Lanet olasıca iğrençti. Senin kötü çocuk. Şaka yapıyorum. Benimki bir korsan hayatı. Neden bahsediyorsun? Korsan olmayanlarla takılmam. Ne? Tamam tamam şakayı kesiyorum. Çok aptalsın. Ne yapıyorsun? İntihar etmeyi düşünüyorum. Neden?

Çünkü ölmek istiyorum sanırım. Başka sebebi olmak zorunda mı? Sen ciddi misin? Evet. Bazen ölmek istiyorum. Ya ölme. Canın sıkıldığında bir sigara sar mesela. Ya eskiden yapardım onu. Şimdi depresyondayken alkol alıyorum. İçimdeki boşluğu dolduruyor. İlginç bir karaktersin. Evet ama bütün gülümsemelerim sahte.

Bahsedeceğimiz olaydan sadece iki hafta önce Mary Jo arkadaşlarına Tyler'ın engelleri açtığını söylemişti. Onun gelişiminden çok mutluydu ve gerçekten eski Tyler'ın geri dönmeye başladığını hissediyordu. Bir iş arkadaşı Mary Jo'ya Tyler'ın ona zarar verebileceğinden endişe edip etmediğini sordu. Mary Jo yalnızca Tyler'ın kendine zarar verebileceğinden endişe ettiğini söyledi.

Haziran 2011'de Tyler'ın abisi Ryan, üniversite için Kuzey Carolina'ya taşındı. Tyler, Temmuz'un ilk haftalarında arkadaşlarına parti vereceğini söyledi ama kimse ona inanmadı. Daha önce hiç parti vermemişti ve son zamanlarda ona karşı giderek katılaşan ailesinin buna izin vereceklerine inanmak imkansızdı. Arkadaşları partiyi sorduğunda üzerinde çalışıyorum diye yanıtladı.

16 Temmuz öğlen 13.15'te Tyler Facebook duvarında bir gönderi paylaştı. Bu gece evimde parti var. Belki. Akşam 8.15'te tekrar paylaşım yaptı. Evimde parti var. Yine arkadaşları inanmamıştı. Ashley Hayes ya annen baban eve gelirse diye ona mesaj attı. Gelmeyecekler diye yanıtladı Tyler. Güven bana.

Tyler ilk resmi duyurusunu yaptıktan sonra yerel bir ATM'ye gitti ve ailesinin hesabından 5 bin dolar çekti. Ardından bazı yakın arkadaşlarını yanına aldı ve hep birlikte eve döndüler. Parti daha yeni başlıyordu ki, Mike Young yaklaşık 10 arkadaşıyla birlikte saat 23.30 civarında eve geldi. Popüler, atletik bir genç olan Mike, ev sahibi Tyler'ı yalnızca görmüştü. Resmi olarak tanışmıyorlardı.

Tyler okulda dışlanmış biriydi. Okuldaki birçok kişi onunla hiç konuşmamıştı. Çok çekingen bir çocuktu ve popüler öğrenciler onun oldukça soğuk ve tuhaf birisi olduğunu düşünüyorlardı. Tyler'ın arkadaşları esrarkeş, çocuk suçlu ve hapçı olarak tanınan insanlardan oluşmaktaydı ve Mike'ın ilişki kurmaktan hoşlandığı türden çocuklar değillerdi. Tyler kalabalıkların ilgisini severdi. Hatta bir keresinde biyoloji dersinin ortasında inek gibi yüksek sesle müöğlemeye başlamıştı.

Ama alık bir yaz akşamıydı ve Port St. Lucie'de yapacak hiçbir şey yoktu. Bu yeni bir şey değildi. Port St. Lucie'de genelde hiçbir zaman yapacak bir şey olmazdı. Havada esrar kokusunu almadan bir partiye gitmeniz mümkün değildi. Şehirde suç oranı yüksekti ve bu suçların çoğu gençler tarafından işleniyordu.

Mike ve arkadaşlarına kapıyı Tyler açtı. Uzun, siyah bir tişört, siyah Dickies ve siyah Nike Air Force spor ayakkabı giymişti. Endişeli görünüyordu ya da uyuşturucu etkisindeydi. Belki ikisi de. Göz bebekleri irileşmişti ve ellerini birbirine sürtüp duruyordu. Gergin bir şekilde yumruklarını sıkıyordu. Tyler onlara... -"Millet, içeride kimsenin sigara içmesini istemiyorum. Burası aile evi, ona göre." dedi.

Çok geçmeden evdeki kişi sayısı 60'a çıktı. Çoğunun Tyler'ın kim olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu. Kendilerini kanepelerin üzerine attılar, yemek masasında bire oyunları oynadılar, mutfak dolaplarında yiyecek aradılar ve boş şişeleri çimenlere fırlattılar.

Oturma odasında şişeler yerlere düşüp paramparça olmuştu. Sigaralar halıda, mutfak tezgahında, duvarda söndürülüyordu. Ancak Tyler evin yıkılmasından daha çok gürültüyle ilgileniyor gibiydi. Komşular alarma geçerse polisi arayabilirlerdi.

Mike kanepede kızlarla konuşurken yanına paten kayan sarhoş bir çocuk geldi. ''Ölü insan kokusu alıyorum'' dedi patencik kıkırdayarak. Mike yukarı baktı. ''Bu ne anlama geliyor?'' ''Aaa bilmiyorum bazı insanlar sigara içiyor hepsi bu.'' ''Tamam dostum her neyse.'' Patencik gülerek uzaklaştı. Beer pong masasının etrafında büyük bir kalabalık toplanmıştı. Masa aile bilgisayarının hemen yanındaydı. Çocuklar sırayla bilgisayardan şarkılar açıyordu. Mike Wiz Khalifa'nın No Sleep şarkısını açarken dikkatini çeken bir şey oldu. Bilgisayarın olduğu yer evin geri kalanından bile daha kirliydi. Beyaz klavyesinde kahverengimsi kurumuş bir sıvı vardı. Büyük ihtimalle bira ya da kola lekesiydi. Kimse çok yakından bakmadı.

O sırada insanlar Tyler'a ailesinin nerede olduğunu sormaya devam ediyorlardı. Kimilerine Georgia'ya, kimilerine ise Orlando'ya gittiklerini söylüyordu. Hatta bazılarına burada yaşamıyorlar burası benim evim demişti.

Bundan iki hafta önce Markie'nin evinde takılırken, Tyler bir konuşmanın ortasında ailesini öldürmek ve ardından büyük bir parti vermek istediğini söylemişti. Daha önce cesetler hala evdeyken parti veren olmamıştır. Markie, Tyler'ın şaka yaptığını düşündü. Zaten ailesini öldürmekten bahsettiğinde Tyler'ı kimse ciddiye almazdı.

Hatta Port St. Lucie lisesinde 3. sınıf öğrencisi olan 17 yaşındaki arkadaşı Matthew Noble, parti sabahı 9.40'da Tyler'la şu konuşmayı yaptı. Hallettin mi? Hayır ama halledeceğim. Yemin et. Gerçekten yapacaksan şimdi yap, tam sırası. Yap ama. Tamam, merak etme yapacağım. Sonrasında da parti vereceğiz. Parti zamanı. Süper.

Gece yarısı olduğunda Hadley evinde 100 kişi vardı. Sophie adında siyah bir labrador ve yaşlı, kısmen sağır ve kör bir Beagle köpek de evdeydi. Sophie gören olmamıştı ancak Beagle abiyi Ryan'ın odasında saklanıyordu. Partide bira bitmek üzereydi bu yüzden Tyler, Mark Andrews ve kız arkadaşı Ashley Georgeman'dan kendisini bir blok ötedeki benzin istasyonuna götürmelerini istedi.

21 yaşında olan Mark'a bir tomar 20 dolarlık banknot verdi ve ondan dört kasa boş light almasını istedi. Mark'ın arabasında beklerken Tyler, Ashley'e babasının öldüğünü söyledi. Ashley, Tyler'ı çok iyi tanımıyordu. Bundan dolayı babasının uzun zaman önce vefat ettiğini kastettiğini varsaymıştı.

Arkadaşları ana yatak odasının kapısının kapalı olduğunu fark etti. İçeride kafayı yemiş birileri olduğunu düşünerek içeri girmeye çalıştılar ama kapı kilitliydi. Ev karanlıktı ama kapının altında siyah bir leke olduğu görülebiliyordu. Leke birinin başarısız bir şekilde silmeye çalıştığı yağ bazlı bir boyaya benziyordu.

Üniversiteli bir futbolcu olan Justin Wright saat 01.15'te partiye geldi. İlk fark ettiği şey kokuydu. Etraf çok uzun süre beklemiş terli giysiler gibi kokuyordu. Justin Tyler'a herhangi bir ev kuralı olup olmadığını sordu. Tyler ona ne isterse yapabileceğini söyledi.

Justin Beer Pong oynarken top yere düştü ve masanın altında yuvarlandı. Burada yapışkan, kalın ve kahverengi bir maddeye denk gelip üzerinde durdu. Justin bundan iğrenmişti ama fazla düşünmedi. Topu mutfak lavabosunda duruladı sonra oyununa devam etti. Tyler dışarıda partiden çıkanlarla konuşuyordu.

Bizi misafir ettiğin için teşekkürler bro. Ya aynen sadece gitmeden önce eğlenceli bir şeyler yapmak istedim. Nereye gidiyorsun? Kendimi öldüreceğim. Ne alaka ya? Çünkü gerçekten kötü bir şey yaptım. Ne yaptın ki? Ya sana şöyle diyeyim yakalanırsam uzun süre hapiste kalacağım böyle bir 60 yıl falan. Neden? Birazdan öğrenirsin.

Yeme bozukluğuyla olan mücadelesini kazanan Molly, artık hayatına bir kişiyi almaya hazırdı. Fakat Tinder'da eşleştiği kişi, onun için çok daha büyük bir tehlikeye dönüşecekti. 



Sunan: Sezgi Aksu

Hazırlayan: Sezgi Aksu, Gülşah Dim

Ses Tasarımı ve Kurgu: Ada Suay Tekdal 

Yapımcı: Podbee Media



Canlandıranlar:

Joshua: Batın Şahin

Molly: Gülşah Dim

Alexandra: Şevval Balkan

Leah: Hazal Beril Çam



Tüm bölümleri dinlemek ve daha fazlası için ⁠⁠⁠⁠⁠⁠podbeemedia.com⁠⁠⁠⁠⁠⁠'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

179- Ölümcül Tinder Eşleşmesi: Molly McLaren 

15 yaşındaki Timothy Vander Ark, Michigan’daki küçük bir kasabada ölmüştü. Annesi Shanda, onun sadece hasta olduğunu söylüyordu. Fakat evin içinde ortaya çıkan izler bambaşka bir gerçeği anlatacaktı. 

Sunan: Sezgi Aksu

 Hazırlayan: Şeyma Orak 

Ses Tasarımı ve Kurgu: Ada Suay Tekdal

Yapımcı: Podbee Media



Canlandıranlar

Shanda: Gülşah Dim

Eric: Özgür Yılgür

Öğretmen: Aslı Candaş

Paul: Adar Yılmaz 

Polis: Metin Bozkurt



Tüm bölümleri dinlemek ve daha fazlası için ⁠⁠⁠⁠⁠⁠podbeemedia.com⁠⁠⁠⁠⁠⁠'u ziyaret et! ------ Podbee Sunar ------- Bu podcast reklam içermektedir.

178-Canavar Anne: Shanda Vander Ark

Eric ve Kouri Richins çiftinin 3 çocukları ve kusursuz bir hayatları vardı. Fakat bir sabah 39 yaşındaki Eric Richins yatağında ölü bulundu. Hiçbir boğuşma ya da darp izine rastlanmamıştı. Peki son derece sağlıklı olduğu bilinen bu adamın beklenmedik ölümünün ardında nasıl bir sır gizliydi?



Sunan: Sezgi Aksu

Hazırlayan: Kevser Yağcı Biçici, Sezgi Aksu

Ses Tasarımı ve Kurgu: Ada Suay Tekdal 

Yapımcı: Podbee Media



Canlandıranlar:

Eric Richins: Ada Kanbur

Kouri Richins: Hazal Beril Çam

Polis: Umut Güloğlu



Tüm bölümleri dinlemek ve daha fazlası için ⁠⁠⁠⁠⁠⁠podbeemedia.com⁠⁠⁠⁠⁠⁠'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

177- Sonumuz Böyle mi Olacaktı: Eric Richins Dosyası

Bir palyaço maskesinin ardına gizlenmiş onlarca cinayet... Herkes tarafından sevilen ve yardımsever bir iş insanı olan "Katil Palyaço", Amerika’nın en ürkütücü seri katillerinden biriydi. 





Sunan: Sezgi Aksu

Hazırlayan: Aslı Candaş

Ses Tasarımı ve Kurgu: Ada Suay Tekdal 

Yapımcı: Podbee Media



Canlandıranlar

John Wayne Gacy: Metin Bozkurt

Polis: Gülşah Dim

Donald: Ada Kanbur

Timothy: Umut Coşkun

Çocuk: Özgür Yılgür



Tüm bölümleri dinlemek ve daha fazlası için ⁠⁠⁠⁠⁠⁠podbeemedia.com⁠⁠⁠⁠⁠⁠'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

176- Katil Palyaço: John Wayne Gacy 

Kaliforniya’da sevilen bir polis, evinin banyosunda ölü bulundu. Başlangıçta bir suikast ihtimali üzerinde duruluyordu ama soruşturma ilerledikçe çok daha başka bir gerçek gün yüzüne çıkacaktı.



Sunan: Sezgi Aksu

Hazırlayan: Şeyma Orak

Ses Tasarımı ve Kurgu: Ada Suay Tekdal 

Yapımcı: Podbee Media



Canlandıranlar

Daniel Green: Ada Kanbur

Erika Sandoval: Kevser Yağcı Biçici

Polis: Umut Coşkun





Tüm bölümleri dinlemek ve daha fazlası için ⁠⁠⁠⁠⁠⁠podbeemedia.com⁠⁠⁠⁠⁠⁠'u ziyaret et!


------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

175- Tek İstediği Mutlu Olmaktı: Daniel Green Dosyası

Jody, yeni başladığı karate kursuna büyük bir ilgiyle devam ediyordu. Ta ki dersler kabusa dönüşünceye kadar... Bu bölümde, adaleti mağdur olan taraf sağlıyor. 



Sunan: Sezgi Aksu

Hazırlayan: Gülşah Dim

Ses Tasarımı ve Kurgu: Ada Suay Tekdal

Yapımcı: Podbee Media



Canlandıranlar

Gary: Metin Bozkurt


Polis: Ada Kanbur


Anne: Gülşah Dim


Arkadaş: Hazal Beril Çam



Tüm bölümleri dinlemek ve daha fazlası için ⁠⁠⁠⁠⁠⁠podbeemedia.com⁠⁠⁠⁠⁠⁠'u ziyaret et!


------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

174- Bir Babanın İntikamı: Jody Plauche

April Holt’un ölümü polis raporlarına “intihar” olarak geçti. Ama yakınları bunun doğru olmadığını biliyordu. Yıllar süren mücadele, yalanların arasındaki gerçeği gün yüzüne çıkardı.



Sunan: Sezgi Aksu

Hazırlayan: Şeyma Orak

Ses Tasarımı ve Kurgu: Ada Suay Tekdal

Yapımcı: Podbee Media



Canlandıranlar

Donovan: Ada Kanbur

Jamie: Gülşah Dim 

Polis: Metin Bozkurt

April: Hazal Beril Çam


Operatör: Kevser Biçici



Tüm bölümleri dinlemek ve daha fazlası için ⁠⁠⁠⁠⁠⁠podbeemedia.com⁠⁠⁠⁠⁠⁠'u ziyaret et!


------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

173- Gerçeğin Peşinde: April Holt Dosyası

21 Ağustos 2017 sabahı Michigan'daki bir malikane korkunç bir çığlıkla sarsıldı. 14 yaşındaki Aya Altanawi okula gitmek üzere hazırlanmış ve annesi Nada’yı beklemeye başlamıştı. Ancak evden çıkma saati gelmesine rağmen Nada’dan ses yoktu. Evin içinde annesini aramaya başlayan Aya, Nada'yı hiç beklemediği bir yerde, hiç beklemediği bir şekilde bulacaktı. 





Sunan: Sezgi Aksu 

Hazırlayan: Sezgi Aksu, Kevser Yağcı Biçici

Ses Tasarımı ve Kurgu: Ada Suay Tekdal

Yapımcı: Podbee Media



Canlandıranlar:

Aya Altantawi: Şevval Balkan

Polis: Gülşah Dim

Bassel Altantawi: Umut Güloğlu

Muhammad Altantawi: Özgür Yılgür



Tüm bölümleri dinlemek ve daha fazlası için ⁠⁠⁠⁠⁠podbeemedia.com⁠⁠⁠⁠⁠'u ziyaret et!



------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

172- Görünmeyen Düşman: Nada Huranieh Dosyası

Kaybolan kadınlar, sokaklara düşen korku ve susturulamayan bir fısıltı… İngiltere tarihine damga vuran bu dosya, yıllarca gizemini korudu. Her yeni kurban, katilin gölgesini büyütüyordu. Peki katil, nasıl iz bırakmadan senelerce görünmez kalmayı başarabilmişti?



Sunan: Sezgi Aksu 

Hazırlayan: Aslı Candaş

Ses Tasarımı ve Kurgu: Metin Bozkurt

Yapımcı: Podbee Media



Canlandıranlar:

Peter Sutcliffe: Zafer Toker

Trevor: Umut Coşkun

Grace O’Connor: Şevval Balkan

Polis: Umut Güloğlu

Marcella: Hazal Beril Çam

Anons: Kevser Biçici

Hakim: Ada Kanbur

Sokaktaki Kadınlar: Ceyda Aslan, Hazal Beril Çam, Şevval Balkan, Kevser Biçici, Rabia Altundal



Tüm bölümleri dinlemek ve daha fazlası için ⁠⁠⁠⁠podbeemedia.com⁠⁠⁠⁠'u ziyaret et!



------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

171- İngiltere’yi Sarsan Seri Katil: Yorkshire Ripper

Macera dolu bir balayı, büyük bir trajediyle sonlandı. Çiçeği burunda evli çift Tina ve Gabe Watson'ın bu yaşadığı talihsiz bir kaza gibi gözükse de, denizin derinliklerinde çok daha karanlık bir hikâye gizliydi. 


Sunan: Sezgi Aksu 

Hazırlayan: Özgür Yılgür

Ses Tasarımı ve Kurgu: Metin Bozkurt

Yapımcı: Podbee Media



Tina Watson: Kevser Yağcı Biçici

Gabe Watson: Metin Bozkurt

Dalış Eğitmeni: Ada Kanbur



Tüm bölümleri dinlemek ve daha fazlası için ⁠⁠⁠podbeemedia.com⁠⁠⁠'u ziyaret et!



------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

170- Suyun Derinliklerindeki Şüphe: Tina Watson

Unutulmaz parti devam ediyor. Tyler, arkadaşı Michael'ı konuşmak için dışarı çağırır. Karanlık Dosyalar’ın bu bölümünde Tyler Hadley davasını kapatıyoruz.



*Bu bölümdeki bazı unsurlar rahatsız edici olabilir*




Tüm bölümler ve daha fazlası için ⁠podbeemedia.com⁠'u ziyaret et!

3 - Tyler Hadley | 2. Kısım: Şeytanla Konuştum

Karanlık Dosyalar, tüm dünyadaki çözülmüş ve çözülmeyi bekleyen cinayet ve kayıp vakalarını incelerken dinleyici olarak sizleri davanın içine bir üçüncü şahıs olarak yerleştiriyor. Meraklısını fazlasıyla doyuracak, daha önce deneyimlememiş olanlar için de bağımlılık yaratacak.

Karanlık Dosyalar

Karanlık Dosyalar’ın ilk bölümünde 2019’da görülen Alex Rodda davasını inceledik.
Ne dersiniz, hazırsanız başlayalım mı?

*Bu bölümdeki bazı unsurlar rahatsız edici olabilir*

------- Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Podcast'e Soru Sor

Kaydet - Dinle - Gönder

Bildirimler

Karanlık Dosyalar

Her hafta eklenen yeni bölümleri kaçırma!