Dijital sosyal ağlar özünde iyi yada kötü altyapılar değiller. İyiye kullanılmaları için doğru algoritmalara, politikalara ve piyasa şartlarına ihtiyaç var. Bu bölümde etik kaygılar bağlamında duruşumuzdan ve çalışmalarımızdan bahsettik. Kaydı 30 Aralık 2022’de almıştık. Baştaki kısmı ise, Büyük Felaket’ten 22 gün sonra, 28 Şubat 2023’de ekledik. Büyük felaket bize sosyal medyanın ve dijital ağların afet yönetimindeki önemini gösterdi. Biz de elimizdeki kuvvetli teknolojileri dayanışma için kullanmak üzere kolları sıvadık. Dijital sosyal ağlar ile toplum olarak dayanışmamızı kesintisiz sürdürebileceğiz. Ayrıca, depremden etkilenen vatandaşlarımızın uzun vadede yanlarında olabilmek ve hayata bağlanmalarını kolaylaştırabilmek adına projeler üretmeye başladık. İlgilenenler Başlangıç Noktası sosyal medya hesaplarından depremzedeler için olan projelerimizi takip edebilir ve destek olabilirler.











Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Dijital sosyal ağlar özünde iyi yada kötü altyapılar değiller. İyiye kullanılmaları için doğru algoritmalara, politikalara ve piyasa şartlarına ihtiyaç var. Bu bölümde etik kaygılar bağlamında duruşumuzdan ve çalışmalarımızdan bahsettik. Kaydı 30 Aralık 2022’de almıştık. Baştaki kısmı ise, Büyük Felaket’ten 22 gün sonra, 28 Şubat 2023’de ekledik. Büyük felaket bize sosyal medyanın ve dijital ağların afet yönetimindeki önemini gösterdi. Biz de elimizdeki kuvvetli teknolojileri dayanışma için kullanmak üzere kolları sıvadık. Dijital sosyal ağlar ile toplum olarak dayanışmamızı kesintisiz sürdürebileceğiz. Ayrıca, depremden etkilenen vatandaşlarımızın uzun vadede yanlarında olabilmek ve hayata bağlanmalarını kolaylaştırabilmek adına projeler üretmeye başladık. İlgilenenler Başlangıç Noktası sosyal medya hesaplarından depremzedeler için olan projelerimizi takip edebilir ve destek olabilirler.

------- Podbee Sunar -------

Bu podcast, On Dijital Bankacılık hakkında reklam içerir. Bankacılık On'la Rahat. Dünya Döndükçe EFT-Havale- Fast Ücreti Yok. ON Mobil'i _ndir! 
Bu podcast, Pegasus hakkında reklam içerir. Yeni seyahat rotanı planlamak için hemen https://www.flypgs.com/ ’u veya Pegasus Mobil uygulamasını ziyaret et!
Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. 

See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

Dijital Yaşam Etiği

Herkese merhaba. Aslında biz bu kaydı 2022'nin son günlerinde aldık. 6 Şubat'ta gerçekleşen büyük felaketten sonra dünyamız, gerçekliğimiz ve gerçekliği algılı iş biçimimiz tamamen değişti. Artık herkesin depremde yitirdiği bir şey var. Bu bir yakını, sevdiği, ailesi, inancı ya da umudu olabilir. 13 milyon vatandaşımızın hayatını tamamıyla değiştiren bu felaketten sonra hiçbirimiz aynı kalamadık. Kimimiz çareyi bölgeye gitmekte bulduk, kimimiz koli yapıp yardım yetiştirmekte ve kimimiz de göç etme fırsatı bulmuş depremzedelerin yardımına koştuk. Bölgeye giden insanların ortak anlattığı bir şey var ki, o da sosyal medya kanallarının çok faydalı olduğu. Ekranlarının başında oradan oraya bilgi gönderen insanların yaptığı iş arama kurtarma ağının bir parçasıydı.

Gönüllü ağlar kimsenin onay almadan ihtiyacı olanla ihtiyacı karşılayabilecek olanı birleştirdi. Deprem bölgesinde geçirdiğim üç günde gözlemlediğim şeylerden biri de herkesin telefonuna baktığı oldu. Telefona bakmak çoğu zaman insanların ilgisini gerçek hayattan almak gibi algılanıyor. Ama aslında deprem bölgesindeki insanlar telefonlarına bakarak sevdikleriyle iletişimde kaldılar, hayatlarını sürdürmeye çalıştılar ve yeni bir yol bulmaya çalıştılar. Bunun kıymetinin çok büyük olduğunu düşünüyorum.

Aynı zamanda deprem bölgesinde bulunmayan ama bölgedeki insanların acısını ve kederini paylaşan kişiler de telefonlarına bakarak hayatlarını sürdürmeye başladılar. Orada bir dayanışma ağı kurdular ve orada faydalı olmak için yollar aradılar. Bu iki insan grubunu birleştiren şey yine teknoloji ve sosyal medya ağları oldu.

Bu bölümde aslında dijital yaşam etiğinden bahsetmeye çalıştık. Depremden sonra benim için çok net oldu ki dijital yaşam etiği değil artık mesele ama dijital yaşamda kalma becerileri. Çünkü internet olmadan, dijital sosyal ağlar olmadan hiçbirimiz böylesi bir afetten kurtulma,

Kurtulursak da dayanışma içinde olabildiğimiz bir topluluk bulma yetisine sahip değiliz. O yüzden her zamankinden daha fazla inanıyorum ki elimizdeki en büyük kuvvetlerden biri olan bu interneti, teknolojileri iyiye kullanmak için her zaman yeni yollar düşünmemiz ve yeni altyapılar oluşturmamız lazım. Bu bölümü dinlerken de bunları aklınıza tutmanız bizi çok mutlu eder. İyi dinlemeler.

Daha yeni başlıyora hoş geldiniz. Ben Ceren. Ben de Faruk. Merhaba Ceren. Merhabalar. Bu sefer ben size bir soru sormak istiyorum. 45 yıl önce üniversite hayatınız nasıl geçti? Neler yaptınız? Nasıl bir öğrenme deneyiminiz oldu? Hakikaten 45 yıl öncesi çok değişiktir. Ben üniversiteyi Berlin'de okudum. Berlin ne o zamanlar? Batı Berlin denirdi. Ben Batı Berlin kısmında okudum.

O uzun hikaye onu ilgilenenler araştırsınlar. İlginç bir konu vardı Berlin'in. İşte o zaman Sovyetler dönemiydi. Batı Berlin'de Almanya'nın Sovyetler Birliği kısmında kalan Doğu Almanya'sının içinde küçücük bir adacıktı. oldukça progresif bir yapısı vardı. 68 kuşağının devamı oradaydı. İnanılmaz demokratik öğrenci hareketleri vardı yoğun olarak. Zaten oradaki üniversiteleri de Kızılkaleler denirdi. Ben ekonomi okudum. Bugün baktığım zaman geriye 45 sene öncesine

Bugün o dönemde okuduğumuz konuların ne dereceye kadar geçerli olduğu konusunda çok büyük kuşkalarım var Cenan. Yani çok büyük değişim oldu. Ben 70'li yıllardan bahsediyorum. İnternet öncesi dönemden bahsediyorum. Anonim bir öğrenciydik. Genelde Almanya'nın sistemi öyle öğrencileri öne çıkaran bir yapısı yoktu. Fakat işte kendini özgü bir başarı değerlendirme sistemi vardı falan filan. Ama önemli olan bugün ben geriye dönüp baktığım zaman benim o zamanlar akademik hayatta öğrendikleriminin ne kadarının geçerli olduğu konusunda çok kuşkum var. Çok çok kuşkum var.

O zaman siz internetle beraber tekrardan kendinizi bir eğitime sokma ihtiyacı hissettiniz mi 90'ların sonuna doğru? Ceren, şimdi benim çalışma hayatımın ilk dönemi de internet dışında geçti. Fakat biz internetle tanıştığım zaman ki herhalde Türkiye'deki bir avuç ilk

kullanıcılardan birisi oldum. Bizim farklığımız işte Türkiye Bilişim Vakfı'nda ortaya koyduğumuz zaman, işte Türkiye Bilişim Vakfı'nda kurduğumuz zaman internetin bir takım davranış değişikliklerine neden olacağını düşündük.

Hakikaten açıkçası bunun kredisini alabiliriz. İşin teknolojik açıdan değil, davranışsal açıdan değerlendirilmesi gerektiğini düşündük. Doğru bir yaklaşımdı fakat aradan geçen zaman içindeki üstsel büyümenin boyutlarını kavrayabilmek imkansız. Yani hiçbir zaman, o zaman çok dar bir çerçeveden bakıyordun, hiçbir zaman bu boyutlara geleceğini düşünmedik de.

O zaman şunu söylemek mümkün mü? Sizin kuşağınız belirsizlikle yaşamaya alışık bir kuşaktır. Yani belirsizlikle nasıl haşır neşir olacağını bilmiyor. Bizim kuşağa zaten internet göçmeni deniyor. Yani analog dönemde eğitimini tamamlamış, üretgen döneme analog dönemde geçmiş. Ondan sonra interneti tanımasıyla yavaş yavaş kullanmayı öğrenmek. Bak şöyle bir farklılık var aslında biliyor musun? İlk kişisel bilgisayardan çıktığı zaman en çok kullanılan konu o word prosesörlerdi. Yani yazdığın mektubu daktilo yerine bilgisayarda yazıyordun.

Ne kolaylığı vardı? İşte silmek yerine, daha doğrusu üzerini çizmek yerine rahat siliyordun. Hakikaten rahat uygulanması daha kolay bir yapıydı. Ama aslında kişisel bilgisayarların nelere kadir olduğunu,

kişisel bilgilerin neler için kullanılabileceğini ancak 5 sene sonra, 10 sene sonra öğrendin. İnternet için de aynı şey oldu. Yani senin en fazla mesajlaşman için kullanılacak bir araç olarak ortaya çıktı. Aslında ne kadar farklı, ne kadar bambaşka yerleri sürükleyeceğini ancak birkaç sene sonra, epi sonra öğrenebildin. Şimdi bizim kuşağımızın öyle bir dezavantajı vardı.

Şu anda baktığım zaman hani biz internet göçmeniyiz diye söylüyorum. Ama bugüne baktığın zaman hiç kimsenin de sakin olmadığını görüyorsun. İnternetin sakini diye bir şey yok. Şu an doğanlar değil mi mesela internet sakini? Hatta senin kuşağın, sen doğrudan doğruya, yani ilkokuldan itibaren... ...yani neredeyse doğduğundan itibaren internetin içine doğdun. Ama senin kullanım alışkanlıkların her sosyal medya öğesi ortaya çıkınca değişti. Gençlerinki de öyle. Yani beş senede bir herkesin kullanım alışkanlığı neredeyse tepeden tırnağa değişiyor. Bir de tabii maliyetler düşüyor. Aslına bakarsanız matbaanın bulunduğu dönemdeki kitap yayınlama, kitap basma fiyatlarındaki düşüşteki trendi, mesela 90'larda kişisel bilgisayarların üretim maliyetinin düşüşündeki trendle çok benzetebiliriz. Tabii ki şu önemli olan biliyor musun? Tabii ki her şeyde böyle oluyor. Maliyetler düşüyor, kalite artıyor. Asıl önemlisi kullanıcıya, bireye seçenekleri arttırıyorsun. Bu eski kendisini uyduramayan kurumlara sorunlar getiriyor. Bu şirkette olabilir, ülkede olabilir, her türlü kurum olabilir. Eskiden kalma kurum olabilir. Buna adapte olmayı becerebilmek ayrı bir yetkinlik.

Hep zaten bu adaptasyon hızından bahsediyoruz. Diğer bölümlerde de bahsettik. Yani değişim hızına ayak uydurmak zor ama yapmamız gereken, edinmemiz gereken bir beceri. Bunun için de işte üç tane zaten çözüm sunduk. Esneklik, dayanıklılık ve dayanışma. Ama burada mesela şöyle bir iyi taraf var. Bazı gerçekten küresel sorunlara cevap verme hızımız da artıyor. Mesela COVID bunun çok iyi bir örneği oldu. COVID'den önceki salgın hastalıklara baktığımızda çözümlerinin

...yıllar aldığını görüyoruz. Covid'de biz 1,5-2 senede aslında bakarsınız... ...küresel bir anlamda dağılınımı sağlayabildiğimiz... ...bir elin parmakları kadar aşı bulabildik. Burada mesela bazı veriler toparladık. Menenjit aşısının bulunması 90 yıl almış. Çocuk felcinin aşısının bulunması 45 yıl almış. Kızamık 10 yıl, kabukulak 4 yıl ve Covid birkaç ay olmasa bile... ...bir sene, 1,5 sene içerisinde... Seri üretime geçebilecek bir şekilde bilimsel gelişimi sağlandı. Tabii ki de burada mRNA teknolojisinin o noktaya kadar gelişmiş olmasının çok büyük bir katkısı var. Ama sonuçta biz artık krizlere daha hızlı bir şekilde, daha esnek bir şekilde cevap verebiliyoruz. Krizlerin büyük bir kısmına daha hızlı cevap verebiliyoruz. Zaten bilim kendi başına bırakılsa hakikaten hızlı hareket edecek. Hele network etkisiyle birlikte inanılmaz hızlı hareket edebiliyor. Covid virüsünün gen haritası 6 hafta içinde çıkarıldı. Evet, analiz edip hırtası yayınlandı internet üzerinden ve bunun üzerine düşün kaç tane araştırma enstitüsü balıklama çözüm bulmak için araştırmaya başladı. Zaten eskiden kalmada da herhalde bir takım birikimler vardı. Onlar değerlendirildi ve çok kısa zaman içinde aşının temeli bulundu. Ondan sonra tabii üretim ayrı bir sorun vesaire ama yine çok çabuk gerçekleştirildi. Şimdi dinleyeceğin kafasında şöyle bir soru oluşabilir, yani internetle... ...COVID aşısının geliştirilme hızının artması arasında nasıl bir etki var? Ama biz zaten dijital sosyal ağlardan bahsederken, evet internetten bahsediyoruz. Ama aynı zamanda veri toplayan IoT sistemlerinden de bahsediyoruz. Çeşitli dijital altyapılardan da bahsediyoruz. Ve bütün bu bilimsel gelişmeler de bu dijital... ...altyapıların elvermesi dışında düşünülemiyor zaten artık. Kaldı ki Biontech'in...

Araştırmaları ve Pfizer'in araştırmalarının birleşmesinin de bayağı bir eski usul ağa gücü sayesinde olduğunu biliyoruz. Çünkü BioNTech'de bunun üzerine çalışan kişi Pfizer'deki bir muhatabı tanıyor ve diyor ki biz mRNA teknolojisiyle bir aşı üretebileceğimizi düşünüyoruz. Bir aynı masaya oturalım mı? Oturuyorlar ve beraber çalışmaya karar veriyorlar. Bir konferansta tanışıyorlar bayağı bildiğiniz. Kahve içerken tanışan iki insan bunlar.

Dolayısıyla aslında şunu söylemek mümkün. Şu anda dünyanın en temel sorunlarını internet denklemde olmadan çözemeyeceğiz. İnternet demeyelim ona artık. İnternet bana sorarsan biraz arkaik bir kavram olarak kalmaya başladı. A teknolojileriyle genelde konuşalım. Şimdi çok güzel bir tarafa değindin. Bugün dünyada dört tane temel sorundan bahsediliyor. Araştırmalar dört temel sorunu indirgiyor.

Geçen gün üzerinden bunların demografi değişiyor, küresel ısınma veya iklim değişikliği, gelir dağılımı uçurumu gittikçe artıyor. Bir de bu teknolojinin gelişmesinden dolayı ortaya çıkan karanlık taraflar var. Bu dört tane temel sorun bizim

Eskisinde en azından benim okuduğum zaman, benim üniversitede okuduğum zamandan beri çok farklı olarak değerlendirilen dört tane önemli unsur. Bunların detaylarına girmeyelim. Zaten devamlı konuşuyoruz bunların üzerinde. Şimdi bunları değerlendirmek için farklı bir altyapı kurmamız gerekiyor. Aslında ağ teknolojileri, sinerjiyi yaratabildiğimiz takdirde buralarda çok güzel çözümler üretilebilir. Özellikle Covid örneğini sen verdin, çok doğru bir örnek. Bütün bu sorunlara böyle yaklaşılabilir. Yeter ki işin ucundan tutmayı becerebilelim ve bence çok önemli, yeter ki mevcut

devraldığımız, diyelim yönetişim sistemlerine karşı zaman zaman cesaretle durabilelim. Çünkü onlar bazen engel teşkil edebiliyorlar. Şimdi ben bunu söylediğim zaman herhangi bir şekilde sistem karşıtlığı olarak konuşmak istemiyorum. Yani onun doğru olduğunu da düşünmüyorum. Bunu açıklamamız gerekiyor. Ama çözüm aradığımız zaman

bir takım engelleri çok iyi bilerek konuşmamız lazım. Bak, benim en çok sevdiğim örneklerden biri ulus devletlerin yapısıdır. Ulus devletler aslında son 200 yılın ürünüdür. Ondan önce imparatorluklar vardı, şimdi ulus devletler var, iyi hoş. Ama bu insan akışı, bilgi akışı arttığı sürece

Burada kimin hangi kültüre ait olduğunu karıştırmaya başlıyorsun. E ne oluyor? Bu ulus devlet yapısı içinde önemli bir kontrol eksikliği getirmeye başlıyor ve büyük bir rahatsızlık getiriyor ve buna hakim olacak. Uluslar üstü kurumlarında aslında yavaş kaldığını görüyorsun. Ayak uydurmayı beceremediğini görüyorsun. Bunun üstesinden gelmek gerekiyor. ...bizim daha akışkan, özellikle gezegenin bütünlüğünü ve sürdürülebilirliğini gözeten yapılara ihtiyacımız var. Ve bununla ilgili en büyük şansımız da aslında küresel bir genişlik kültüründen bahsetmek mümkün. Yani şu anda gelişen nesil, her zaman bahsettiğimiz gibi kendi komşularıyla, sosyal çevreleriyle büyüdüğü gibi... ...internette işte Mozambik'te pilav yiyen insanla da bir etkileşime girebiliyor... ...ve orada da bir kültür alışverişi, orada da bir ortak payda oluşuyor. E öyle olduğunda, küresel anlamda, jenerasyonel bir trendden bahsetmek mümkün. Ve şu an gelen jenerasyon, aslında bizim her zaman konuştuğumuz, etkilemeye çalıştığımız jenerasyon, bazı taleplerle geliyor. O taleplerde şu bence, en nihayetine bakıldığında, ben kendimi gerçekleştirmek istiyorum. Kendimi yaşarken de, kendimi gerçekleştirirken de çevremle olabildiğince sağlıklı ve sürdürülebilir bir ilişki kurmak istiyorum. Ve bunu mümkün olduğunca hem dijital yöntemlerle hem de analog yöntemlerle yapmak istiyorum. Çok güzel ifade ettin Ceren. Şimdi ben aslında bunu şöyle gözümün önüne getiriyorum. Bizim bir yerküremiz var, alıştığımız. Google haritasını açtığın zaman bir görüntü var işte. Dünyanın her tarafını öyle dolaşabilirsin.

Onun bir kapsam ötesinde de Google'ın bakış açısı var yani. Orada bir küresel bir bakış var. Orada da coğrafi bağlantıların aslında kendi içinde geçerliliği gittikçe azaldığını görüyorsun. Eksildiğini görüyorsun. Şimdi bütün mesele o iki katmanın arasındaki bağlantıyı kurabilmekte. Onu daha becerebildiğimizi düşünmüyorum. Şimdi, Bekir Ardır'ın buna verdiği isim küresel buzul çağı. Gramsci çok güzel söylüyor bunu, diyor. Evet, eski ölüyor ama yeni doğmayı beceremedi. Bu nedenle de arada bir takım ölümcül sorunlar ortaya çıkıyor. Hakikaten öyle bir dönem yaşıyoruz. O iki katman, sanal katman veya dijital katmanda

fiziksel katman arasındaki bağlantıların yapısına hazır olmadığımızı düşünüyor. Aslında networkler hep vardı ama biz yeni yeni onları bu derinlikte incelemeye başladık ve networkler ve hierarşiler arasındaki mücadeleyi de şu anda zaten bizzat yaşıyoruz. Ama artık bence yavaş yavaş networkler üzerine çözüm bazlı da konuşmaya başlamamız gerek.

Bu konuda bizim hep yararlandığımız bir düşünür var, Larry Lessing. O da diyor ki, teknolojilerin iyiye doğru evrilmesi için dört tane alanda aynı anda bazı değişimlere ihtiyacımız var. Bunlardan biri kanunsal. Yani ne kadar ulus devlet yapılarının şu anki ihtiyaçlara cevap vermediğini düşünsek, Büyük ulusların, Avrupa Birliği gibi uluslararası kurumların bununla ilgili bazı çözümleri olması lazım. Kanunların değişmesi gerekiyor. Teknolojilerin daha elverişli bir şekilde ilerlemesi için piyasa değişimlerine ihtiyacımız var. Piyasada bazı aktörlerin sınırlandırılması, bazı aktörlerin desteklenmesi gerekiyor. Bu bizim bu konuşmalarda çok üzerine durmayacağımız bir mesele olacak ama detaylarını başka şekillerde konuşuruz. Norm değişimine ihtiyacımız var. ...normal olarak algıladığımız ve neyin normatif olarak ele aldığımızda bir değişime ihtiyacımız var. Ve son olarak da aslında bizim en çok heyecanlandığımız algoritmik bir değişime ihtiyacımız var. Çünkü dijital sosyal ağlar en özünde baktığınızda algoritmalar tarafından oluşturulan ağlar. Dolayısıyla bu algoritmaların nasıl değişebileceği üzerine de birkaç tane fikir paylaşmak istiyoruz. Çünkü problemleri biliyoruz, sonuçlarını konuşmaya başlayalım. Şimdi baktığımızda, incelediğimizde işte hem Meta'yı, hem Twitter'ı, hem LinkedIn'ı, farklı ağları ortak bir özellik görüyoruz. O da şu, etkileşim bazlı bir modelleme var.

Yani en fazla etkileşim alan kullanıcı, en fazla etkileşim alan node, en fazla ilgiyi alıyor. Ben en fazla tepkiyi alabilecek içeriği paylaşırsam, o ağda ben güçleniyorum. Şimdi bunun tehlikeli yanlarını biliyoruz. Yani zaten influencer kültürünü yükselten de algoritmik taban bu. Peki bu şöyle olabilir mi? Bu etki işim bazlı modelleme yerine mesela köpleme bazlı bir modelleme olabilir mi? Köpleme derken neden bahsediyorum? Farklı sosyal ağları, farklı sosyal grupları birbirine bağlayan kullanıcılar, nodlar öne çıkabilir mi? Böyle olursa eğer yankı odalarında sürekli kendi gibi insanları konuşan kullanıcılar farklı dünyalara, farklı ağlara maruz kalmaya başlar, daha yapıcı ve katılımcı bir ağ elde edebilir miyiz?

Bunun için galiba Ceren en fazla üzerinde uğraşılması gereken konulardan birisi... ...senin aralarında saydığın üçüncü madde. Norm değişikliği. Norm değişikliği aslında şu anda çok ciddiye aldığımız ama o kadar da gereğini yaptığına inanmadığımız bir yapı. Nedir norm değişikliği? Biz hangi vizyonla hareket edeceğiz? Nedir vizyonumuz? Geleceğe yönelik vizyonumuz nedir? Bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Asıl ayrım noktasının orada olduğunu düşünüyorum ki oradan aşağı inelim. Altyapılarımızı belirleyelim. Nasıl düşünmemiz gereken?

Ve ona odaklanmak gerekiyor. Şimdi biz COVID'i boşuna yaşamadık Ceren. Ben COVID'in laboratuvarda yapıldığına inanmıyorum. Ama inandığım bir şey, insan etkisinin doğada gösterdiği sonuçlar itibariyle bir takım değişikliklere neden olduk. Yeni virüs mutasyonlarının ortaya çıkmasına, yeni canlıların kendi doğal alanlarını terk edip bir yerden bir yere gitmelerine, Ve bu nedenden dolayı ortaya çıkan bir takım mikrobiolojik sonuçların sonunda çıktı COVID ortaya. Biz buna benzer sorunları yaratmaya devam ediyoruz. Şimdi bizim bir tane gezegenimiz var. Ben burada 80'li yılların çok popüler bir astrofizikçinin bir cümlesini almak istiyorum ve benim yönlendiren, çok önemli etkileyen bir metindir bu.

Voyager uzay mekiği dünyadan 70 yılların başında gönderilmişti. İşte 80'li yılların ortalarında Mars'la Jüpiter arasındayken geri dönüp bir resim çekti ve bunu dünyaya gönderdi. Burada bir minik piksel, onun da adı Soluk Mavi Nokta, onun üzerine bana inanılmaz şiirsel gelen bir metin yazdı.

Evrendeki o noktaya tekrar bir bakın. Orası bizim evimiz, biziz. O noktanın üzerinde bütün sevdiklerimiz, bütün tanıdıklarımız, adını duyduklarımız, bugüne kadar yaşamış tüm insanlar var. Bütün sevinçlerimiz, bütün acılarımız, binlerce din, ideoloji, ne kadar acı varsa hepsi

Bütün kahramanlar kadar, bütün korkaklar da, uygarlığı yaratan ve mahveden herkes, tarihimizde bütün azizler ve günahkarlar, güneş ışığında bu boşlukta asılı duran şu toz zerresi üzerinde yaşadı. Aslında temelinde bu. Bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bizim demin bahsettiğimiz dört tane temel sorun. Böyle, bu norm üzerinden, bu

toz zerrecinin torunlarımıza, senin de torunlarına, torunlarının torunlarına yaşatabilecek şekilde kullanabilmemiz gerektiğini düşünüyorum. Ve bunun için gerekli bütün önlemleri alabilmeliyiz. Şimdi bazen ben zaman zaman düşünüyorum, bir takım çözümler buluyoruz. Geçmişle yapılan pazarlıklarla bunların bazıları ortalarda bir yerlerde buluşuluyor. Bunun ne kadar doğru olup olmadığını bilmiyorum.

Bazen hakikaten cesurca çözümler aramak gerekiyor. Sistemi sorgulamak gerekiyor. Bunun için de cesaret gerekiyor, uğraş gerekiyor. Ama ben şuna temelinde çok inanıyorum. Bunu yapabilecek gücümüz var. İnsanlığın yeterli zeka birikimi var. Ortak zeka birikimi var ve buna çözüm getirebiliriz.

Evet. Bize aydınlama döneminden miras kalan bir düşünce sistemi var. Bence siz de o düşünce sistemi içerisinde büyüdünüz. İnsan her şeyin üstündedir. Yani bu dünyada olan her şey insan içindir. İnsan en gelişmiş organizmadır ve dünyadaki her şeyi kendi bilincini, ruhunu, varlığını arttırmak için kullanabilir. Çünkü sonuçta buraların hakimi biziz. Yani eğer duygusal kararlar verebiliyorsak, empati yapabiliyorsak bu gezegen bizim içindir.

Yavaş yavaş işte bu normalitenin sona erdiğini görüyoruz. Aslında çok doğru bir noktaya değindin Ceren. Hepimizin kalpten inandığı ve bugün desteklediğimiz insan hakları konusu var. Ve taviz vermeyeceğiz bugünün dünyasında. Fakat ben ileride...

Yerkürenin, gezegen haklarının, canlıların haklarının ve insan hakkı konusunun birbirleriyle rekabete girebileceğine inanıyorum ve bundan korkuyorum. İşte bunu yine bütünleştirmek, birlikte çözüm aramak için yeni yöntemler bulmalıyız. Ve buna yapay zeka hakkı da gelecek, işte cyborg hakları da girecek, bir sürü haklar. Ama burada söylediğimiz şeyler size normal gelmeyebilir. Gezegen hakkı ne demek? Yani tabii ki de insan hakkı gezegen hakkından önde olacak. Ama zaten bahsettiğimiz norm değişimi bu. Bunların bize, kulağımıza garip gelmediği zamanlar gelecek.

İkisi aslında insan hakları ve gezegen hakkı veya doğa hakkı birbiriyle dengelenebilecek bir yöntemi bulabileceğimize inanıyor. Ama bunun için düşünmemiz, birlikte tartışmamız, özellikle bizim dışımızda siz gençlerin bu konuda geçmişten arındırarak yeni fikirleri üretmeniz gerekiyor. Cerenciğim, biz galiba programlarımızı bitirdik. Şimdilik. En azından bu serimizin sonuçlusunu yaptık. Seninle birlikte olmak benim ufkumu çok açtı. Çok teşekkürler. Benim için de aynı şekilde Faruk abi. Çok teşekkürler burada olduğun için. Umarım dinleyicilerimiz için de bizim aldığımız kadar keyifli bir içerik üretebilmişizdir. Umarım yeni dönemlerde, yeni temalarda buluşmak üzere.

Bizi birbirimize yakınlaştıran dijital sosyal ağların oluşturduğu yeni değerlere odaklanan Daha Yeni Başlıyor podcastinin yaratıcıları Faruk Eczacıbaşı ve Ceren Zeytinoğlu, Üretim Bandı’nın yaratıcısı Eran Filiba moderatörlüğünde 9 Mart günü Bahçe Galata'da dinleyicilerle buluşmuştu.









Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Bizi birbirimize yakınlaştıran dijital sosyal ağların oluşturduğu yeni değerlere odaklanan Daha Yeni Başlıyor podcastinin yaratıcıları Faruk Eczacıbaşı ve Ceren Zeytinoğlu, Üretim Bandı’nın yaratıcısı Eran Filiba moderatörlüğünde 9 Mart günü Bahçe Galata'da dinleyicilerle buluşmuştu.

------- Podbee Sunar -------

Bu podcast, On Dijital Bankacılık hakkında reklam içerir. Bankacılık On'la Rahat. Dünya Döndükçe EFT-Havale- Fast Ücreti Yok. ON Mobil'i _ndir! 
Bu podcast, Pegasus hakkında reklam içerir. Yeni seyahat rotanı planlamak için hemen https://www.flypgs.com/ ’u veya Pegasus Mobil uygulamasını ziyaret et!
Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. 

See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

Değişen Dünyaya Kendimi Nasıl Hazırlayacağım? I Bahçe Galata Dinleyici Buluşması

Dijital sosyal ağların mevcut hiyerarşileri (devletler, büyük şirketleri, kurumları) kökten dönüştürmesini beklemek gerçekçi değil. Öte yandan her geçen gün daha fazla insan hayatını dijital ağların yarattığı fırsatlarla kazanıyor. Artık üssel büyüyen kırılım teknolojilerinin gücünü arkasına almayan hiyerarşiler ayakta kalamıyor. Ağlar ve hiyerarşilerin güç dengesi nasıl tesis edilebilir? Kırılım teknolojilerin daha fazla insana fayda yaratması için, devletler, uluslararası şirketler ve kurumlar nasıl değişmeli?













Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Dijital sosyal ağların mevcut hiyerarşileri (devletler, büyük şirketleri, kurumları) kökten dönüştürmesini beklemek gerçekçi değil. Öte yandan her geçen gün daha fazla insan hayatını dijital ağların yarattığı fırsatlarla kazanıyor. Artık üssel büyüyen kırılım teknolojilerinin gücünü arkasına almayan hiyerarşiler ayakta kalamıyor. Ağlar ve hiyerarşilerin güç dengesi nasıl tesis edilebilir? Kırılım teknolojilerin daha fazla insana fayda yaratması için, devletler, uluslararası şirketler ve kurumlar nasıl değişmeli?

------- Podbee Sunar -------

Bu podcast, On Dijital Bankacılık hakkında reklam içerir. Bankacılık On'la Rahat. Dünya Döndükçe EFT-Havale- Fast Ücreti Yok. ON Mobil'i _ndir! 
Bu podcast, Pegasus hakkında reklam içerir. Yeni seyahat rotanı planlamak için hemen https://www.flypgs.com/ ’u veya Pegasus Mobil uygulamasını ziyaret et!
Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. 

See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

Sistem Mevcudu Koruyacak, AMA… 

Dijital sosyal ağların kurgusu, yarattığı fırsatlar kadar karanlık taraflarıyla da insan hayatını değiştiriyor. Siber saldırılar, gizlilik sorunları, veri hakimiyeti ve güvenlik tehditleri çevrimiçi kimliklerimizin kırılganlığını ortaya koyuyor. Bu bölümde, karanlık tarafa karşı kendimizi nasıl koruyabileceğimizi ve tehlikeleri yönetebileceğimizden bahsediyoruz.













Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Dijital sosyal ağların kurgusu, yarattığı fırsatlar kadar karanlık taraflarıyla da insan hayatını değiştiriyor. Siber saldırılar, gizlilik sorunları, veri hakimiyeti ve güvenlik tehditleri çevrimiçi kimliklerimizin kırılganlığını ortaya koyuyor. Bu bölümde, karanlık tarafa karşı kendimizi nasıl koruyabileceğimizi ve tehlikeleri yönetebileceğimizden bahsediyoruz.

------- Podbee Sunar -------

Bu podcast, On Dijital Bankacılık hakkında reklam içerir. Bankacılık On'la Rahat. Dünya Döndükçe EFT-Havale- Fast Ücreti Yok. ON Mobil'i _ndir! 
Bu podcast, Pegasus hakkında reklam içerir. Yeni seyahat rotanı planlamak için hemen https://www.flypgs.com/ ’u veya Pegasus Mobil uygulamasını ziyaret et!
Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. 

See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

Karanlık Taraf

Dijital dünyanın fırsatlarından yararlanmak, en analog şekilde kendini tanımaktan geçiyor. Bilginin erişilebilirliğinin arttığı günümüzde, bağlantılar kurarak anlam yaratma kabiliyeti her şeyden önemli. Kendini tanımak bireyi, ne istediğini, neyi iyi yaptığını ve dünya için iyi ne yapabileceğini düşünmeye itiyor. Bu üç çemberin kesişimine Japonlar “ikigai” diyor. Bu bölümde, dijital ağlarda değer yaratmak isteyen herkesin ilk önce kendini tanıması gerektiğinden bahsediyoruz.











Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Dijital dünyanın fırsatlarından yararlanmak, en analog şekilde kendini tanımaktan geçiyor. Bilginin erişilebilirliğinin arttığı günümüzde, bağlantılar kurarak anlam yaratma kabiliyeti her şeyden önemli. Kendini tanımak bireyi, ne istediğini, neyi iyi yaptığını ve dünya için iyi ne yapabileceğini düşünmeye itiyor. Bu üç çemberin kesişimine Japonlar “ikigai” diyor. Bu bölümde, dijital ağlarda değer yaratmak isteyen herkesin ilk önce kendini tanıması gerektiğinden bahsediyoruz.

------- Podbee Sunar -------

Bu podcast, On Dijital Bankacılık hakkında reklam içerir. Bankacılık On'la Rahat. Dünya Döndükçe EFT-Havale- Fast Ücreti Yok. ON Mobil'i _ndir! 
Bu podcast, Pegasus hakkında reklam içerir. Yeni seyahat rotanı planlamak için hemen https://www.flypgs.com/ ’u veya Pegasus Mobil uygulamasını ziyaret et!
Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. 

See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

Yeni Zenginlik: Kendini Tanımak

Dünya çapında liderlerin yaş ortalaması 60. Öte yandan dünyanın yaş ortalaması 30. Mevcut liderlerin dünya görüşü, İnternet Çağı’nın dijital sosyal ağlarını yönetmeye ve iyiye doğru şekillendirmek için yeterli olmuyor. Jenerasyonlar arası iletişim nasıl kurulmalı? Yeni jenerasyonların dijital kabiliyetlerinden nasıl yararlanılmalı? Bu bölümde, teknolojiyle beraber “kıdem” ve “deneyim” tanımlarımızı nasıl değiştirebileceğimizi tartışıyoruz.
------- Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Dünya çapında liderlerin yaş ortalaması 60. Öte yandan dünyanın yaş ortalaması 30. Mevcut liderlerin dünya görüşü, İnternet Çağı’nın dijital sosyal ağlarını yönetmeye ve iyiye doğru şekillendirmek için yeterli olmuyor. Jenerasyonlar arası iletişim nasıl kurulmalı? Yeni jenerasyonların dijital kabiliyetlerinden nasıl yararlanılmalı? Bu bölümde, teknolojiyle beraber “kıdem” ve “deneyim” tanımlarımızı nasıl değiştirebileceğimizi tartışıyoruz.
------- Podbee Sunar -------

Bu podcast, On Dijital Bankacılık hakkında reklam içerir. Bankacılık On'la Rahat. Dünya Döndükçe EFT-Havale- Fast Ücreti Yok. ON Mobil'i _ndir! 
Bu podcast, Pegasus hakkında reklam içerir. Yeni seyahat rotanı planlamak için hemen https://www.flypgs.com/ ’u veya Pegasus Mobil uygulamasını ziyaret et!
Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. 

See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

Kıdem ve Teknoloji Paradoksu

Üssel büyüme, sabit bir oranın üstüne çıkan her türlü büyümedir. Üssel büyüme gösteren sistemler, büyüme katsayısını katlar ve eğri bir grafik çizer. Bir teknolojinin üssel olması için birkaç 10 sene boyunca üssel olarak büyümesi gerekir. Örneğin; dizel motorlar üssel teknolojiler değildir. Ama bilgisayar teknolojileri 20.yüzyılın ortasından beri üssel büyümüştür. Bu bölümde üssel teknolojilerden ve yapay zekanın açtığı yeni dönemden bahsediyoruz.
------- Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Üssel büyüme, sabit bir oranın üstüne çıkan her türlü büyümedir. Üssel büyüme gösteren sistemler, büyüme katsayısını katlar ve eğri bir grafik çizer. Bir teknolojinin üssel olması için birkaç 10 sene boyunca üssel olarak büyümesi gerekir. Örneğin; dizel motorlar üssel teknolojiler değildir. Ama bilgisayar teknolojileri 20.yüzyılın ortasından beri üssel büyümüştür. Bu bölümde üssel teknolojilerden ve yapay zekanın açtığı yeni dönemden bahsediyoruz.
------- Podbee Sunar -------

Bu podcast, On Dijital Bankacılık hakkında reklam içerir. Bankacılık On'la Rahat. Dünya Döndükçe EFT-Havale- Fast Ücreti Yok. ON Mobil'i _ndir! 
Bu podcast, Pegasus hakkında reklam içerir. Yeni seyahat rotanı planlamak için hemen https://www.flypgs.com/ ’u veya Pegasus Mobil uygulamasını ziyaret et!
Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. 

See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

Üssel Büyüme

Bilgiye ulaşma hızımız arttıkça hiçbir bilginin tek başına değeri kalmıyor. Öte yandan, disiplinler ve anlayışlar arası nasıl bağlantı kurduğumuz ve kendi hikayemize yerleştirdiğimiz önem kazanıyor. Noktalar dönemi bitiyor ve bağlantılar dönemi başlıyor. Siz neleri bağlıyorsunuz?
------- Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Bilgiye ulaşma hızımız arttıkça hiçbir bilginin tek başına değeri kalmıyor. Öte yandan, disiplinler ve anlayışlar arası nasıl bağlantı kurduğumuz ve kendi hikayemize yerleştirdiğimiz önem kazanıyor. Noktalar dönemi bitiyor ve bağlantılar dönemi başlıyor. Siz neleri bağlıyorsunuz?
------- Podbee Sunar -------

Bu podcast, On Dijital Bankacılık hakkında reklam içerir. Bankacılık On'la Rahat. Dünya Döndükçe EFT-Havale- Fast Ücreti Yok. ON Mobil'i _ndir! 
Bu podcast, Pegasus hakkında reklam içerir. Yeni seyahat rotanı planlamak için hemen https://www.flypgs.com/ ’u veya Pegasus Mobil uygulamasını ziyaret et!
Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. 

See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

Bağlantılar Her Şeydir

Kırılım, bizim “disruption” kavramını dilimizde aktarmak için kullandığımız kelime. İçinden geçtiğimiz Kırılım Çağı'nda, güçlü değişim rüzgarlarını arkalarına alanlar başarılı oluyor. Bu bölüm kırılımları dayanışma, dayanıklılık ve esneklik ile nasıl yakalayabileceğimiz ve kendi yararımıza kullanabileceğimiz üzerine.
------- Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Kırılım, bizim “disruption” kavramını dilimizde aktarmak için kullandığımız kelime. İçinden geçtiğimiz Kırılım Çağı'nda, güçlü değişim rüzgarlarını arkalarına alanlar başarılı oluyor. Bu bölüm kırılımları dayanışma, dayanıklılık ve esneklik ile nasıl yakalayabileceğimiz ve kendi yararımıza kullanabileceğimiz üzerine.
------- Podbee Sunar -------

Bu podcast, On Dijital Bankacılık hakkında reklam içerir. Bankacılık On'la Rahat. Dünya Döndükçe EFT-Havale- Fast Ücreti Yok. ON Mobil'i _ndir! 
Bu podcast, Pegasus hakkında reklam içerir. Yeni seyahat rotanı planlamak için hemen https://www.flypgs.com/ ’u veya Pegasus Mobil uygulamasını ziyaret et!
Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. 

See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

İnternetin Kırılım Çağı

Teknolojinin gücünden yararlanmamız günümüz dünyasında bir ihtiyaç haline geldi. Ağ teknolojileri bizi zaman ve mekan kısıtlarının dışına çıkarıp küreselde potansiyelimizi gerçekleştirmemize yardımcı olur. Yeni bakış açıları bizi bu ağlarda daha kuvvetli bir konuma getirir ve yeni bir hikaye başlar.
------- Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Teknolojinin gücünden yararlanmamız günümüz dünyasında bir ihtiyaç haline geldi. Ağ teknolojileri bizi zaman ve mekan kısıtlarının dışına çıkarıp küreselde potansiyelimizi gerçekleştirmemize yardımcı olur. Yeni bakış açıları bizi bu ağlarda daha kuvvetli bir konuma getirir ve yeni bir hikaye başlar.
------- Podbee Sunar -------

Bu podcast, On Dijital Bankacılık hakkında reklam içerir. Bankacılık On'la Rahat. Dünya Döndükçe EFT-Havale- Fast Ücreti Yok. ON Mobil'i _ndir! 
Bu podcast, Pegasus hakkında reklam içerir. Yeni seyahat rotanı planlamak için hemen https://www.flypgs.com/ ’u veya Pegasus Mobil uygulamasını ziyaret et!
Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. 

See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

Yeni Başlayan Ne?

Başlangıç Noktası Lideri Ceren Zeytinoğlu ve Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı karşılıklı oturup dünyayı birbirine yakınlaştıran dijital sosyal ağların oluşturduğu yeni değerleri ve fırsatları konuşuyor.

Podcast'e Soru Sor

Kaydet - Dinle - Gönder

Bildirimler

Daha Yeni Başlıyor

Her hafta eklenen yeni bölümleri kaçırma!