Bilgisel’in ikinci sezonunun ilk bölümünde Cumhuriyet Halk Partisi’nin yeni genel başkanı olarak seçilen Özgür Özel’in yaşamını ve siyasi kariyerini mercek altına aldık. Hazırsanız başlayalım.


See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

1: CHP'nin Yeni Umudu: Özgür Özel'in Manisa'dan Ankara'ya Uzanan Hikayesi

Merhaba, ben Ali Yağız Baltacı. PodBey Medya'da yeniden birlikte olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Bilgisayarda bu hafta Cumhuriyet Halk Partisi'nin yeni lideri Özgür Özel'in siyasi yaşamını inceleyeceğiz. Hazırsanız başlayalım. Nasıl çalındı? Evet, yoksulsun. Güvencesizsin, işsizsin, geleceğinden endişelisin ama tehlike büyük, arkama geçmelisin. Gün oldu utanmadan, domatesin fiyatına bakma, biber mi ne kadar dediniz. Bunun, Hitler'in propaganda bakanı Göbelse, butter butter diyor anneler. Alman çocukları tereyağı istiyor, beslenemiyorlar, zayıf bir kuşak yetişiyor. Diyor ki, Alman çocuklarının tereyağına değil, Alman tanklarının gres yağına ihtiyacı vardır. Çocuğun tereyağını, tankın gres yağına gösterip de oy toplayan zihniyete de yazıklar olsun. 2004'te Türk Eczacılar Birliği ulusal çapta paneller ve konferanslar düzenliyor, üyelerini ve sektör temsilcilerini bu konferanslarla bilgilendiriyordu. Ankara'da düzenlenen bu konferanslara tüm ülkeden eczacılar katılıyor, hem sektörün sorunlarını dinliyor hem de kendi sıkıntılarını ifade etme imkanı bulurken sosyalleşiyordu. Türk Eczacılar Birliği Başkanı'nın, Sağlık Bakanlığı Bürokratları'nın, Büyükşehir Oda Başkanları'nın, üst düzey yöneticilerin uzun ve sıkıcı konuşmaları, katılımcıları bezdirmiş ve salonda esneme sesleri duyulmaya başlamıştı. Artık herkes bitse de gitsek moduna girmişken, kalın çerçeveli gözlüğü yüzüne tam oturmamış, minyon yapılı zayıf bir genç sahneye çıktı. 30 yaşındaki bu genç, Manisa Eczacılar Odası Genel Sekreteri Özgür Özel'di. Yaptığı heyecanlı, enerjik ve agresif konuşmayla uyuyan üyeleri uyandırmış, bürokratlara verip veriştirmiş, bir anda bütün salonu ayağa kaldırıp kendisini alkışlatmıştı. Bu genç yönetici konuşurken adeta kendinden geçiyor, kelimeleri ağzından taramalı tüfek gibi çıkarıyor, öfkesi ve heyecanını izleyenlere geçiriyordu. O anda onu dinleyen herkes, bu kişinin alacağı son görevin Manisa Eczacıları Ordası Genel Sekreterliği olmayacağını anlamıştı. Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküş döneminde Rumeli'den Anadolu'nu yolun tutmuş Müslüman Türk ailelerin uğrak mekanlarından biriydi Ege Bölgesi. İzmir, Aydın ve Manisa yöresinde yaşayan Hristiyan Rumlar Yunanistan'a giderken Osmanlı'nın kaybettiği Balkan coğrafyasından gelenler de bu topraklara yerleşiyordu. Yüzküp ve Selanik kökenli bir ailenin çocuğu olan Özgür Özel, vatan sahibi olmanın ve bir vatan kaybetmenin ne demek olduğunu öğretmen olan anne ve babasına öğrenmişti. Neredeyse tüm Manisalı gençler gibi o da öğrenimi için İzmir'in yolunu tuttu. Lise ve üniversite eğitimini de burada tamamladı. Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesinden mezun olduktan sonra mesleğini icra etmeye başladı. Meslek örgütünde yaptığı çalışmalarla kısa zamanda birliğin parlayan isimlerinden birisi oldu. Daha sonra Manisa Eczacıroğlu Başkanlığı makamına gelen Özel, görev süresi boyunca lokal ve uluslararası forumlarda yüzlerce konuşma ve sunum yaptı. Artık tanınırlığı bu küçük Ege şehrini aşmış, ülkenin dört bir yanına yayılmaya başlamıştı. Bu enerjik, çalışkan, hevesli genç, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Deniz Baykal'ın dikkatinden kaçmadı. 2009 elel seçimlerinde partinin Manisa Belediye Başkanı adayı oldu. Milliyetçi Hareket Partisi ve AK Parti'nin çekiştiği Manisa'da yüzde 13 oy alarak üçüncü sırada tamamladı yarışı özel. Çok başarılı bir netice elde edememişti ama Manisa halkı onun ismine daha aşinaydı artık. Süreç sonunda Özel, CHP Genel Merkez ile daha çok yakınlaştı. Artık daha büyük oynayacağı günler geliyordu. Takvimler 12 Haziran 2011'i gösterdiğinde, Cumhuriyet Halk Partisi Manisa Milletvekili olarak seçildi. Artık Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bir üyesiydi. Bundan böyle, sadece eczacılık kongrelerinde konuşmayacak, ülkenin en büyük ve yetkili organında sandalye ve mikrofon sahibi olacaktı. doğup büyüdüğü Şehzadeler şehrinden çıkmış, Cumhuriyet başkentinde milletin vekili olmuştu. Aynı yıllarda CHP'de bir koltuk değişimi yaşanmış, kaotik bir sürecin ardından görevi bırakan Deniz Baykal'ın yerine Kemal Kılıçdaroğlu partinin genel başkanı seçilmişti. Partide yalnızca liderlik değil, ideolojik bir değişim de yaşanıyor. Kemal Bey, yeni CHP söylemiyle partiyi farklı bir kimliğe büründürmeye çalışıyordu. O günlerde Özgür Özel sadece 37 yaşındaydı. Partide yeniydi ve pek tanınmıyordu. Adım adım ilerliyordu. İlk döneminde sektörel politikalar üzerine yoğunlaşmış, ecdajların talep ve sorunlarını dile getirmişti. Şimdi bir ülkede bu tip bir şeyler söylenecekse bu en üst sağlık otoritesinin işidir. Yani tartışmaya açılacaksa da Sağlık Bakanı'nın ağzına yakışır. Peki Ekonomik Koordinasyon Kurulu Başkanı Ali Babacan'a ne oluyor? Ali Babacan hangi yetkiyle, hangi bilgiyle, hangi bilimsel kriterlerle bunu söylüyor? Veya Ali Babacan mesela anayasanın 59. maddesinden haberdar mı? Herkesin eşit ayrımsız bir sağlık hizmeti alması, devletin bunu sağlamakla ilgili sorumlulukları, Birinci Vazabak Tedavi Hizmetleri'nin ne demek olduğunu biliyor mu mesela Halil Babacan? Özgür Özel bu çalışkanlığıyla kısa zamanda Kemal Kılıçdaroğlu'nda radarına girmeyi başarmıştı. 2014 ileri seçimlerinde yeniden memleketi Manisa'dan CHP'nin Büyükşehir Belediye Başkanı adayı oldu. Değerli Manisa'lılar, buraya yerel seçim için geldik. Biraz sonra adayları size tanıtacağız. Ama izin verirseniz önce genç, yakışıklı, tuttuğunu koparan genç bir insanı, bir Manisa'lıyı, Özgür'ü buraya çağırıyorum. 2009'da %13 oy aldığı şehirde bu sefer oylarını %18'e yükseltmeyi başardı. Ancak Özgür Özel'in asıl yükselişi büyük bir felaketin ardından gerçekleşecekti. Evet değerli arkadaşlar, bu saate itibariyle bir yandan tahliyeler devam ediyor ve 205 işçi kardeşimizi şu anda kaybetmiş bulunuyoruz. Bu sayının artmasından endişeliyiz. İlerleyen saatler... 13 Mayıs 2014'te Türkiye, kömür karası bir sabaha uyanmıştı. Manisa'nın Soma ilçesindeki kömür madeninde çıkan yangın nedeniyle 301 madenci hayatını kaybetmişti. Facia, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en çok can kaybı yaşanan iş ve madencilik kazası olarak kayıtlara geçti. Özgür Özel yaşanabilecek faciayı öngörmüş ve faciadan tam 20 gün önce meclise konuyla ilgili bir önerge sunmuştu. Bugün verdiğimiz araştırma önergesi Soma'daki işçi kayıplarıyla ilgiliydi. Soma'da patlamalar oluyor maden ocaklarında. Ve o patlamalarda işçilerimizi kaybediyoruz. Verdiğimiz soru önergelerine cevap on kere denetledik. Altmış altı tane kusur. Şu kadar para cezası verdik. Sonuç yeni patlama yeni ölümler. Peki işçi ölür. Ölen ölür. Kalan sahalar Recep Tayyip Facia sonrası da sürekli olarak bölgedeydi Özel. Dava süreciyle de yakından ilgileniyordu. Hatta mahkemeden sorumluluğuna gereken cezalar çıkmadığında gözyaşlarını tutamamıştı. Bugün kazandım sananlar mahkum olacak. Bugün kaybettiği düşünenler de buraya çıkıp oh be bu sefer adalet kazandı biz kazandık diyecekler. Bugün kundakta olanlar, kucakta olanlar, pusette olanlar bugün pankart taşıyor ya. Ova için adalet diye pankart taşıyor. O gün on yaşında olanlar bugün avukat olmak için okul okuyorlar. O gün gözü yaşlı annelere bir söz verdik. O sözü tutmak namus borcumuzdur. Ant olsun ki tutacağız. Ant olsun ki hesap kuracağız. 2015 Haziran ve Kasım seçimlerinde yeniden parlamentoya giren Özgür Bey, artık staj dönemini tamamlamış, çekingenliğini atmış, özgüvenini tam anlamıyla kazanmıştı. Kemal Kılıçdaroğlu'na en yakın kişilerden biri haline gelmişti. Bu noktadan sonra Özel, CHP'nin Türkiye Büyük Millet Meclisi Grup Başkan Vekili olarak esip gülmeye başladı. Suç İşleri Bakanı diye söylendiğinde toplumun genelinde bir kabule dönüşen mesele bu akşam bir iftira işleri bakanına dönüştü. Bütün meseleyi şunun üzerine kuruyor. Sinir krizleri geçirerek diyor ki devlete iftira attırmam. Burada devlete iftira atan yok ama kendisine soru soranlar var. Meclisteki performansı tüm gözlerin Özgür Bey'i çevirmesini sağlayacaktı. Fakat burada bölümümüze kısa bir ara verelim. Geri geldiğimizde Özel'in Türkiye siyasetindeki yükselişini değerlendireceğiz. Özgür Özel, gün geçtikçe partide yükseliyor, mecliste yaptığı çıkışlarla Türkiye siyaset aranasında daha tanınır bir figür haline geliyordu. 2017 başkanlık referandumunun ardından Erdoğan'a seslendiği konuşmasında Kılıçdaroğlu'ndan beklenen esaslı tepkiyi özel vermiş, muhalif kitlelerin hislerine tercüman olmuştu. %61 oy alacağız diye 1 gün önce açıklama yapıp da %51'e düşmüşken bunun da en az %2 2.5'ı şahibeliyken ben sayın cumhurbaşkanının gündemine kapılıp böyle fır diye gündem konuşmayacağım. Bunu bilsin. Ben 3 büyükşehir'i kaybetmişim. 17 tane büyükşehir'i kaybetmişim. Oturduğum ilçeyi kaybetmişim. Ayağımın bastığı yer hayır demiş bana. Evetin çıktığı coğrafyalar farklı. Sanayi kentleri, bu ülkenin turizm kentleri hayır demiş bana. Ben daha öyle bir iş yaptım ki kendim %53 iken MHP ile bir %51'e dönüştüm ben. 65 yıllık bir partiyi yutayım dedim tabanı itiraz etti bana. Bunları konuşulmasın diye ortaya bir şey atıp bir referandum daha, bir referandum daha varsa oyların düzgün sayılacağı, şöyle söyleyeyim mühürsüz %51 ile rejim değiştirmeye Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar'a ile mecliste girdiği tartışma ise gündemde epey yer etmişti. Özelin hedefinde Akar'ın ergenekon balyoz davaları sürecinde terfiler alması vardı. Bu söz konusu bilirkişi raporunda benim dahlim yok. Bunu herkes biliyor. Sayın milletvekilleri, değerli Sayın Bakan Bir, karşınızda yıllarca yukarıdan aşağı doğru azarlayacağınız insanlar olabilir. Bir, atanmış olarak artık seçilmişleri azarlama hakkınız yok, hakkınızı bilin. İki, benim adamımın yapıldığı yaşı 9'da 8 Amiral'i, 15'de 9 General'i FETÖ'cü çıkmadı demiyorsun. Sen, sen, Balyoz, Ergenekon, Mıntık'a temizliği yaptı, ben odamandan ilerledim, onu söylemiyorsun. Diyorsun ki, senin gibi bir grup başkan vekili olmasaydı. Şimdi, son sözüm şu, son sözüm şu, Sayın Hulusi Akar, Benim partime var. Onların içinde bir tane bile keşke Özgür Özel gibi Grup Başkan Vekili olmasaydı diyen yok. Ama senin silah arkadaşların sana hakkını helal etmeyerek öldüler. Hakkını helal etmeyerek öldüler. Özgür Bey'in tanınırlığı arttıkça parti içindeki konumu da yükseliyordu. Kılıçdaroğlu'nun en yakını olarak her yerde yanında duruyor, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde genel başkanını temsil ederek CHP grubuna liderlik ediyordu. 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde de Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığına tam destek verdi. Kemal Bey'in Cumhurbaşkanı olması durumunda kurulacak kabinede İçişleri Bakanlığı için ismi geçenlerden biriydi. Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanlığı yarışı için Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden uğurlarken yine gözyaşlarını tutamadı Özel. Gelin görün ki bu sürecin sonunda Kemal Bey'in en büyük rakibi kendisi olacaktı. 28 Mayıs 2023 gecesi Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tur tamamlandı. Recep Tayyip Erdoğan ikinci turda aldığı yüzde 52 oranıyla yeniden Cumhurbaşkanı seçildi. Değerli Dava ve Yol Arkadaşlarım, sizlere en kalbi duygularımla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunu milletimizin teveccühüyle tamamlamış bulunuyoruz. İki bayram arasında bize Bir demokrasi bayramı yaşatan milletime şıkanlarımı sunuyorum. Toplumsal muhalefetin büyük bir inanç ve motivasyonla hazırlandığı seçimler tam bir hayal kırıklığıyla sonuçlanmıştı. HDP'den İyi Parti'ye, Tip'ten Saadet Partisi'ne, Türkiye'de birbirlerine en zıt siyasi oluşumların kenetlenerek birlikte desteklediği Kemal Kılıçdaroğlu beklenen sonucu elde edemedi. Tepliğin odağındaki isim artı koydu. Kemal Bey, kamuoyundan yükselen aday olma baskılarına rağmen seçime girmiş ve büyük bir hayal kırıklığı yaşatmıştı. Lakin kendisine yönelen tepkilerin sebebi aldığı seçim mağlubiyetinden çok hala koltuğunda kalma konusunda gösterdiği ısrar olmuştu. Kemal Bey'in bu tutumu parti içerisinde de bir huzursuzluğa yol açmıştı. Olağan kurultay süreci başlamadan hemen önce değişim sesleri de günden güne yükselmekteydi. İşte tam da bu noktada Özgür Özel belki de hayatının en kritik ve cesur hamlesini yaparak Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı genel başkanlık adaylığını ilan etti. Atatürk'ün partisini iktidar yapabilmek için Cumhuriyet Halk Partisi genel başkanlığına adaylığımı ilan ediyorum. Bu, Özgür Özel için yeni bir başlangıç, yeni bir sayfa demekti. Aynı zamanda da devasa bir riskti. Siyasi tarihimizde mevcut genel başkanların kurultay sonucu değişmesi çok nadir karşılaşılan bir durumdu. Üstelik Özgür Özel o güne kadar hep Kılıçdaroğlu'nun yanında en yakın olarak kalmıştı. Buna karşın Özgür Bey'in avantajları da vardı. Bunların en büyüğü Kılıçdaroğlu'na karşı hem parti içinde hem de seçmen nezdinde yükselen değişim arzusuydu. Kemal Bey parti içi örgüt desteğiyle koltuğunu koruyabileceğini düşünüyordu. Ama bu rüzgar sert estiğinde etkisi büyük olabilirdi. Özel'in bir diğer önemli avantajıysa İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'ndan aldığı açıktan destekti. Kurultay delegelerinin yaklaşık altıda birini oluşturan İstanbul Delegasyonu'nu İmamoğlu'nun güçlü desteği sayesinde Özgür Özel kazandı. 4 Kasım'daki kurultayın başa baş geçmesi bekleniyor, mevcut lider Kemal Kılıçdaroğlu'nun sadece bir adım önde olduğu konuşuluyordu. Kurultay günü gelip çattığında herkesin gözü kulağı Ankara spor salonundaydı. Kemal Kılıçdaroğlu oldukça sert bir konuşma yaptı. Parti içi muharefeti deleştirerek sırtından hançerlendiğini söyledi. Bay Kemal'in yol arkadaşı olmak için vefalı olacaksın vefalı! Bay Kemal'in yol arkadaşı olacaksan Bay Kemal'i arkadan hançerlemeyeceksin! Salonun ikiye bölündüğü, Değişim Yanlıları ve Kılıçdaroğlu destekçileri olarak ikiye ayrıldığı kurultayda Özgür Özel'in konuşması yuhalamalar ve protestolarla kesildi. Gençler! Gençler! Canımın içleri! Canımın içleri! Bak, şu durumu düşürmeyin. Şöyle anlaşılır. CHP'de bu kadar önemli bir konuşmada siz genel başkan adayını konuşturmazsanız sanırlar ki Kemal Bey bir şeyi eksik yaptı da siz kapatıyorsunuz. Yapmayın! Akşam saatleri geldiğinde oylamaya geçildi. Kılıçdaroğlu'nun yarışı önde götürdüğü fısıldaşmaları duyulurken sonuçlar açıklandı. 1346 geçerli oyun kullanıldığı kurultayda Özgür Özel 682, Kemal Kılıçdaroğlu 664 oy aldı. 18 oy ise geçersiz sayıldı. Özgür Özel yarışı önde bitirmiş ama salt çoğunluk olan 690 delegeye ulaşamadığı için seçimi kazanamamıştı. Bunun üzerine genel başkanlık yarışında ikinci tura gidildi. Rüzgarın değişimden yana döndüğünü gören delegeler, ikinci turda daha güçlü bir şekilde Özgür Özel'e destek verdi. Ve Özel bu sefer çok daha net bir şekilde kazandı. Sırtıma, omzuma yüklemiş olduğunuz sorumluluğun farkındayım. ...Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün... ...İsmet Paşa'nın... ...Bülent Ecevit'in... ...Deniz Baykal'ın... ...Murat Karayalçı'nın... ...Hikmet Çetin'in... ...Altan Öğmen'in... ...ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun... ...koltuğunda oturmak... Onların emanetine sahip çıkmak bundan sonra benimle birlikte hepinizin görevidir. Ben sizlere güveniyorum. Özgür Özel bu kurultayın ardından CHP'nin 8. Genel Başkanı oldu. 49 yaşında oturduğu Türkiye siyasetinin en önemli koltuklarından birisinde kendisini zorlu bir süreç bekliyor. Özgür Bey'e yönelik sert eleştiriler de gelmiyor değil. Kendisinin uzun süre Kılıçdaroğlu ile çok yakın çalışması ve alınan kararlarda rolü olması bu eleştirilerden bazıları. Bir diğer konu ise Ekrem İmamoğlu ile kurduğu işbirliği. CHP'de Özgür Özel yönetiminin çift başlığı olacağı, Ekrem İmamoğlu'nun da en az Özel kadar CHP'nin lideri konumunda yer alacağını düşünenlerin sayısı hiç de az değil. Türkiye 2024 iler seçimlerine ilerlerken Özgür Özel de ilk büyük sınavına girecek. Bakalım Manisa'lı bir ezdacı olarak çıktığı bu yolculukta Cumhuriyet Halk Partisi'ni iktidara taşıyabilecek mi?

Merhaba, ben Ali Yağız Baltacı. PodBey Medya'da yeniden birlikte olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Bilgisayarda bu hafta Cumhuriyet Halk Partisi'nin yeni lideri Özgür Özel'in siyasi yaşamını inceleyeceğiz. Hazırsanız başlayalım.

Güvencesizsin, işsizsin, geleceğinden endişelisin ama tehlike büyük, arkama geçmelisin. Gün oldu utanmadan, domatesin fiyatına bakma, biber mi ne kadar dediniz. Bunun, Hitler'in propaganda bakanı Göbelse, butter butter diyor anneler. Alman çocukları tereyağı istiyor, beslenemiyorlar, zayıf bir kuşak yetişiyor.

Diyor ki, Alman çocuklarının tereyağına değil, Alman tanklarının gres yağına ihtiyacı vardır. Çocuğun tereyağını, tankın gres yağına gösterip de oy toplayan zihniyete de yazıklar olsun. 2004'te Türk Eczacılar Birliği ulusal çapta paneller ve konferanslar düzenliyor, üyelerini ve sektör temsilcilerini bu konferanslarla bilgilendiriyordu.

Ankara'da düzenlenen bu konferanslara tüm ülkeden eczacılar katılıyor, hem sektörün sorunlarını dinliyor hem de kendi sıkıntılarını ifade etme imkanı bulurken sosyalleşiyordu.

Türk Eczacılar Birliği Başkanı'nın, Sağlık Bakanlığı Bürokratları'nın, Büyükşehir Oda Başkanları'nın, üst düzey yöneticilerin uzun ve sıkıcı konuşmaları, katılımcıları bezdirmiş ve salonda esneme sesleri duyulmaya başlamıştı. Artık herkes bitse de gitsek moduna girmişken, kalın çerçeveli gözlüğü yüzüne tam oturmamış, minyon yapılı zayıf bir genç sahneye çıktı. 30 yaşındaki bu genç, Manisa Eczacılar Odası Genel Sekreteri Özgür Özel'di.

Yaptığı heyecanlı, enerjik ve agresif konuşmayla uyuyan üyeleri uyandırmış, bürokratlara verip veriştirmiş, bir anda bütün salonu ayağa kaldırıp kendisini alkışlatmıştı. Bu genç yönetici konuşurken adeta kendinden geçiyor, kelimeleri ağzından taramalı tüfek gibi çıkarıyor, öfkesi ve heyecanını izleyenlere geçiriyordu.

O anda onu dinleyen herkes, bu kişinin alacağı son görevin Manisa Eczacıları Ordası Genel Sekreterliği olmayacağını anlamıştı.

Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküş döneminde Rumeli'den Anadolu'nu yolun tutmuş Müslüman Türk ailelerin uğrak mekanlarından biriydi Ege Bölgesi.

İzmir, Aydın ve Manisa yöresinde yaşayan Hristiyan Rumlar Yunanistan'a giderken Osmanlı'nın kaybettiği Balkan coğrafyasından gelenler de bu topraklara yerleşiyordu. Yüzküp ve Selanik kökenli bir ailenin çocuğu olan Özgür Özel, vatan sahibi olmanın ve bir vatan kaybetmenin ne demek olduğunu öğretmen olan anne ve babasına öğrenmişti. Neredeyse tüm Manisalı gençler gibi o da öğrenimi için İzmir'in yolunu tuttu.

Lise ve üniversite eğitimini de burada tamamladı. Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesinden mezun olduktan sonra mesleğini icra etmeye başladı. Meslek örgütünde yaptığı çalışmalarla kısa zamanda birliğin parlayan isimlerinden birisi oldu.

Daha sonra Manisa Eczacıroğlu Başkanlığı makamına gelen Özel, görev süresi boyunca lokal ve uluslararası forumlarda yüzlerce konuşma ve sunum yaptı. Artık tanınırlığı bu küçük Ege şehrini aşmış, ülkenin dört bir yanına yayılmaya başlamıştı. Bu enerjik, çalışkan, hevesli genç, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Deniz Baykal'ın dikkatinden kaçmadı. 2009 elel seçimlerinde partinin Manisa Belediye Başkanı adayı oldu. Milliyetçi Hareket Partisi ve AK Parti'nin çekiştiği Manisa'da yüzde 13 oy alarak üçüncü sırada tamamladı yarışı özel. Çok başarılı bir netice elde edememişti ama Manisa halkı onun ismine daha aşinaydı artık.

Süreç sonunda Özel, CHP Genel Merkez ile daha çok yakınlaştı. Artık daha büyük oynayacağı günler geliyordu. Takvimler 12 Haziran 2011'i gösterdiğinde, Cumhuriyet Halk Partisi Manisa Milletvekili olarak seçildi. Artık Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bir üyesiydi. Bundan böyle, sadece eczacılık kongrelerinde konuşmayacak, ülkenin en büyük ve yetkili organında sandalye ve mikrofon sahibi olacaktı.

doğup büyüdüğü Şehzadeler şehrinden çıkmış, Cumhuriyet başkentinde milletin vekili olmuştu. Aynı yıllarda CHP'de bir koltuk değişimi yaşanmış, kaotik bir sürecin ardından görevi bırakan Deniz Baykal'ın yerine Kemal Kılıçdaroğlu partinin genel başkanı seçilmişti.

Partide yalnızca liderlik değil, ideolojik bir değişim de yaşanıyor. Kemal Bey, yeni CHP söylemiyle partiyi farklı bir kimliğe büründürmeye çalışıyordu. O günlerde Özgür Özel sadece 37 yaşındaydı. Partide yeniydi ve pek tanınmıyordu. Adım adım ilerliyordu. İlk döneminde sektörel politikalar üzerine yoğunlaşmış, ecdajların talep ve sorunlarını dile getirmişti.

Şimdi bir ülkede bu tip bir şeyler söylenecekse bu en üst sağlık otoritesinin işidir. Yani tartışmaya açılacaksa da Sağlık Bakanı'nın ağzına yakışır. Peki Ekonomik Koordinasyon Kurulu Başkanı Ali Babacan'a ne oluyor? Ali Babacan hangi yetkiyle, hangi bilgiyle, hangi bilimsel kriterlerle bunu söylüyor? Veya Ali Babacan mesela anayasanın 59. maddesinden haberdar mı? Herkesin eşit ayrımsız bir sağlık hizmeti alması, devletin bunu sağlamakla ilgili sorumlulukları,

Birinci Vazabak Tedavi Hizmetleri'nin ne demek olduğunu biliyor mu mesela Halil Babacan? Özgür Özel bu çalışkanlığıyla kısa zamanda Kemal Kılıçdaroğlu'nda radarına girmeyi başarmıştı. 2014 ileri seçimlerinde yeniden memleketi Manisa'dan CHP'nin Büyükşehir Belediye Başkanı adayı oldu.

Değerli Manisa'lılar, buraya yerel seçim için geldik. Biraz sonra adayları size tanıtacağız. Ama izin verirseniz önce genç, yakışıklı, tuttuğunu koparan genç bir insanı, bir Manisa'lıyı, Özgür'ü buraya çağırıyorum.

2009'da %13 oy aldığı şehirde bu sefer oylarını %18'e yükseltmeyi başardı. Ancak Özgür Özel'in asıl yükselişi büyük bir felaketin ardından gerçekleşecekti. Evet değerli arkadaşlar, bu saate itibariyle bir yandan tahliyeler devam ediyor ve 205

işçi kardeşimizi şu anda kaybetmiş bulunuyoruz. Bu sayının artmasından endişeliyiz. İlerleyen saatler... 13 Mayıs 2014'te Türkiye, kömür karası bir sabaha uyanmıştı. Manisa'nın Soma ilçesindeki kömür madeninde çıkan yangın nedeniyle 301 madenci hayatını kaybetmişti. Facia, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en çok can kaybı yaşanan iş ve madencilik kazası olarak kayıtlara geçti.

Özgür Özel yaşanabilecek faciayı öngörmüş ve faciadan tam 20 gün önce meclise konuyla ilgili bir önerge sunmuştu.

Bugün verdiğimiz araştırma önergesi Soma'daki işçi kayıplarıyla ilgiliydi. Soma'da patlamalar oluyor maden ocaklarında. Ve o patlamalarda işçilerimizi kaybediyoruz. Verdiğimiz soru önergelerine cevap on kere denetledik. Altmış altı tane kusur. Şu kadar para cezası verdik. Sonuç yeni patlama yeni ölümler. Peki işçi ölür. Ölen ölür. Kalan sahalar Recep Tayyip

Facia sonrası da sürekli olarak bölgedeydi Özel. Dava süreciyle de yakından ilgileniyordu. Hatta mahkemeden sorumluluğuna gereken cezalar çıkmadığında gözyaşlarını tutamamıştı. Bugün kazandım sananlar mahkum olacak. Bugün kaybettiği düşünenler de buraya çıkıp oh be bu sefer adalet kazandı biz kazandık diyecekler.

Bugün kundakta olanlar, kucakta olanlar, pusette olanlar bugün pankart taşıyor ya. Ova için adalet diye pankart taşıyor. O gün on yaşında olanlar bugün avukat olmak için okul okuyorlar. O gün gözü yaşlı annelere bir söz verdik. O sözü tutmak namus borcumuzdur. Ant olsun ki tutacağız. Ant olsun ki hesap kuracağız.

2015 Haziran ve Kasım seçimlerinde yeniden parlamentoya giren Özgür Bey, artık staj dönemini tamamlamış, çekingenliğini atmış, özgüvenini tam anlamıyla kazanmıştı. Kemal Kılıçdaroğlu'na en yakın kişilerden biri haline gelmişti. Bu noktadan sonra Özel, CHP'nin Türkiye Büyük Millet Meclisi Grup Başkan Vekili olarak esip gülmeye başladı.

Suç İşleri Bakanı diye söylendiğinde toplumun genelinde bir kabule dönüşen mesele bu akşam bir iftira işleri bakanına dönüştü. Bütün meseleyi şunun üzerine kuruyor. Sinir krizleri geçirerek diyor ki devlete iftira attırmam. Burada devlete iftira atan yok ama kendisine soru soranlar var. Meclisteki performansı tüm gözlerin Özgür Bey'i çevirmesini sağlayacaktı.

Fakat burada bölümümüze kısa bir ara verelim. Geri geldiğimizde Özel'in Türkiye siyasetindeki yükselişini değerlendireceğiz.

Özgür Özel, gün geçtikçe partide yükseliyor, mecliste yaptığı çıkışlarla Türkiye siyaset aranasında daha tanınır bir figür haline geliyordu.

2017 başkanlık referandumunun ardından Erdoğan'a seslendiği konuşmasında Kılıçdaroğlu'ndan beklenen esaslı tepkiyi özel vermiş, muhalif kitlelerin hislerine tercüman olmuştu.

%61 oy alacağız diye 1 gün önce açıklama yapıp da %51'e düşmüşken bunun da en az %2 2.5'ı şahibeliyken ben sayın cumhurbaşkanının gündemine kapılıp böyle fır diye gündem konuşmayacağım. Bunu bilsin. Ben 3 büyükşehir'i kaybetmişim. 17 tane büyükşehir'i kaybetmişim. Oturduğum ilçeyi kaybetmişim. Ayağımın bastığı yer hayır demiş bana. Evetin çıktığı coğrafyalar farklı. Sanayi kentleri, bu ülkenin turizm kentleri hayır demiş bana. Ben daha öyle bir iş yaptım ki kendim %53 iken MHP ile bir %51'e dönüştüm ben. 65 yıllık bir partiyi yutayım dedim tabanı itiraz etti bana. Bunları konuşulmasın diye ortaya bir şey atıp bir referandum daha, bir referandum daha varsa oyların düzgün sayılacağı, şöyle söyleyeyim mühürsüz %51 ile rejim değiştirmeye

Savunma Bakanı Hulusi Akar'a ile mecliste girdiği tartışma ise gündemde epey yer etmişti. Özelin hedefinde Akar'ın ergenekon balyoz davaları sürecinde terfiler alması vardı. Bu söz konusu bilirkişi raporunda benim dahlim yok. Bunu herkes biliyor.

Sayın milletvekilleri, değerli Sayın Bakan Bir,

karşınızda yıllarca yukarıdan aşağı doğru azarlayacağınız insanlar olabilir. Bir, atanmış olarak artık seçilmişleri azarlama hakkınız yok, hakkınızı bilin.

İki, benim adamımın yapıldığı yaşı 9'da 8 Amiral'i, 15'de 9 General'i FETÖ'cü çıkmadı demiyorsun. Sen, sen, Balyoz, Ergenekon, Mıntık'a temizliği yaptı, ben odamandan ilerledim, onu söylemiyorsun. Diyorsun ki, senin gibi bir grup başkan vekili olmasaydı. Şimdi, son sözüm şu, son sözüm şu, Sayın Hulusi Akar,

Benim partime var. Onların içinde bir tane bile keşke Özgür Özel gibi Grup Başkan Vekili olmasaydı diyen yok. Ama senin silah arkadaşların sana hakkını helal etmeyerek öldüler. Hakkını helal etmeyerek öldüler.

Özgür Bey'in tanınırlığı arttıkça parti içindeki konumu da yükseliyordu. Kılıçdaroğlu'nun en yakını olarak her yerde yanında duruyor, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde genel başkanını temsil ederek CHP grubuna liderlik ediyordu. 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde de Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığına tam destek verdi. Kemal Bey'in Cumhurbaşkanı olması durumunda kurulacak kabinede İçişleri Bakanlığı için ismi geçenlerden biriydi.

Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanlığı yarışı için Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden uğurlarken yine gözyaşlarını tutamadı Özel. Gelin görün ki bu sürecin sonunda Kemal Bey'in en büyük rakibi kendisi olacaktı.

28 Mayıs 2023 gecesi Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tur tamamlandı. Recep Tayyip Erdoğan ikinci turda aldığı yüzde 52 oranıyla yeniden Cumhurbaşkanı seçildi.

Değerli Dava ve Yol Arkadaşlarım, sizlere en kalbi duygularımla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum.

Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunu milletimizin teveccühüyle tamamlamış bulunuyoruz. İki

Bir demokrasi bayramı yaşatan milletime şıkanlarımı sunuyorum. Toplumsal

muhalefetin büyük bir inanç ve motivasyonla hazırlandığı seçimler tam bir hayal kırıklığıyla sonuçlanmıştı.

HDP'den İyi Parti'ye, Tip'ten Saadet Partisi'ne, Türkiye'de birbirlerine en zıt siyasi oluşumların kenetlenerek birlikte desteklediği Kemal Kılıçdaroğlu beklenen sonucu elde edemedi. Tepliğin odağındaki isim artı koydu. Kemal Bey, kamuoyundan yükselen aday olma baskılarına rağmen seçime girmiş ve büyük bir hayal kırıklığı yaşatmıştı.

Lakin kendisine yönelen tepkilerin sebebi aldığı seçim mağlubiyetinden çok hala koltuğunda kalma konusunda gösterdiği ısrar olmuştu. Kemal Bey'in bu tutumu parti içerisinde de bir huzursuzluğa yol açmıştı. Olağan kurultay süreci başlamadan hemen önce değişim sesleri de günden güne yükselmekteydi.

İşte tam da bu noktada Özgür Özel belki de hayatının en kritik ve cesur hamlesini yaparak Kemal Kılıçdaroğlu'na karşı genel başkanlık adaylığını ilan etti. Atatürk'ün partisini iktidar yapabilmek için Cumhuriyet Halk Partisi genel başkanlığına adaylığımı ilan ediyorum.

Bu, Özgür Özel için yeni bir başlangıç, yeni bir sayfa demekti. Aynı zamanda da devasa bir riskti.

Siyasi tarihimizde mevcut genel başkanların kurultay sonucu değişmesi çok nadir karşılaşılan bir durumdu. Üstelik Özgür Özel o güne kadar hep Kılıçdaroğlu'nun yanında en yakın olarak kalmıştı. Buna karşın Özgür Bey'in avantajları da vardı. Bunların en büyüğü Kılıçdaroğlu'na karşı hem parti içinde hem de seçmen nezdinde yükselen değişim arzusuydu.

Kemal Bey parti içi örgüt desteğiyle koltuğunu koruyabileceğini düşünüyordu. Ama bu rüzgar sert estiğinde etkisi büyük olabilirdi. Özel'in bir diğer önemli avantajıysa İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'ndan aldığı açıktan destekti. Kurultay delegelerinin yaklaşık altıda birini oluşturan İstanbul Delegasyonu'nu İmamoğlu'nun güçlü desteği sayesinde Özgür Özel kazandı.

4 Kasım'daki kurultayın başa baş geçmesi bekleniyor, mevcut lider Kemal Kılıçdaroğlu'nun sadece bir adım önde olduğu konuşuluyordu. Kurultay günü gelip çattığında herkesin gözü kulağı Ankara spor salonundaydı. Kemal Kılıçdaroğlu oldukça sert bir konuşma yaptı. Parti içi muharefeti deleştirerek sırtından hançerlendiğini söyledi.

Bay Kemal'in yol arkadaşı olmak için vefalı olacaksın vefalı! Bay Kemal'in yol arkadaşı olacaksan Bay Kemal'i arkadan hançerlemeyeceksin! Salonun ikiye bölündüğü, Değişim Yanlıları ve Kılıçdaroğlu destekçileri olarak ikiye ayrıldığı kurultayda Özgür Özel'in konuşması yuhalamalar ve protestolarla kesildi. Gençler! Gençler! Canımın içleri! Canımın içleri!

Bak, şu durumu düşürmeyin. Şöyle anlaşılır. CHP'de bu kadar önemli bir konuşmada siz genel başkan adayını konuşturmazsanız sanırlar ki Kemal Bey bir şeyi eksik yaptı da siz kapatıyorsunuz. Yapmayın!

Akşam saatleri geldiğinde oylamaya geçildi. Kılıçdaroğlu'nun yarışı önde götürdüğü fısıldaşmaları duyulurken sonuçlar açıklandı. 1346 geçerli oyun kullanıldığı kurultayda Özgür Özel 682, Kemal Kılıçdaroğlu 664 oy aldı. 18 oy ise geçersiz sayıldı. Özgür Özel yarışı önde bitirmiş ama salt çoğunluk olan 690 delegeye ulaşamadığı için seçimi kazanamamıştı.

Bunun üzerine genel başkanlık yarışında ikinci tura gidildi. Rüzgarın değişimden yana döndüğünü gören delegeler, ikinci turda daha güçlü bir şekilde Özgür Özel'e destek verdi. Ve Özel bu sefer çok daha net bir şekilde kazandı. Sırtıma, omzuma yüklemiş olduğunuz sorumluluğun farkındayım.

...Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün... ...İsmet Paşa'nın... ...Bülent Ecevit'in... ...Deniz Baykal'ın... ...Murat Karayalçı'nın... ...Hikmet Çetin'in... ...Altan Öğmen'in... ...ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun... ...koltuğunda oturmak... Onların emanetine sahip çıkmak bundan sonra benimle birlikte hepinizin görevidir. Ben sizlere güveniyorum.

Özel bu kurultayın ardından CHP'nin 8. Genel Başkanı oldu.

49 yaşında oturduğu Türkiye siyasetinin en önemli koltuklarından birisinde kendisini zorlu bir süreç bekliyor. Özgür Bey'e yönelik sert eleştiriler de gelmiyor değil. Kendisinin uzun süre Kılıçdaroğlu ile çok yakın çalışması ve alınan kararlarda rolü olması bu eleştirilerden bazıları. Bir diğer konu ise Ekrem İmamoğlu ile kurduğu işbirliği.

CHP'de Özgür Özel yönetiminin çift başlığı olacağı, Ekrem İmamoğlu'nun da en az Özel kadar CHP'nin lideri konumunda yer alacağını düşünenlerin sayısı hiç de az değil. Türkiye 2024 iler seçimlerine ilerlerken Özgür Özel de ilk büyük sınavına girecek. Bakalım Manisa'lı bir ezdacı olarak çıktığı bu yolculukta Cumhuriyet Halk Partisi'ni iktidara taşıyabilecek mi?

Bilgisel'de bu hafta, son yılların en popüler siyasetçilerinden Ekrem İmamoğlu'nun politik kariyerindeki kırılma anlarına odaklanacağız. Onun, Türk Ocağı Limasol kalesinden İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı'na uzanan hikayesine tanıklık edeceğiz. Hazırsanız, başlayalım.











Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!


----- Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Bilgisel'de bu hafta, son yılların en popüler siyasetçilerinden Ekrem İmamoğlu'nun politik kariyerindeki kırılma anlarına odaklanacağız. Onun, Türk Ocağı Limasol kalesinden İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı'na uzanan hikayesine tanıklık edeceğiz. Hazırsanız, başlayalım.

------- Podbee Sunar -------
Bu podcast, getirfinans hakkında reklam içerir.  getirfinans iyi faizi vade beklemeden günlük kazandırır. Kredi faiz oranı düşüktür. Aidatsız kredi kartı sunar. Para transferinden ücret almaz. Sen de getirfinanslı ol. Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. Bonus Platinum Dinamik'le tanışın!Kendiliğinden saatte bir değişen güvenlik koduyla internet alışverişlerinin en yeni ve daha da güvenli ödeme yöntemi!
See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

22: Kalecilikten Politikaya : Ekrem İmamoğlu'nun Siyasi Yaşamı I Tekrar Dosyası

Bilgisel’in yeni bölümünde tüm özellikleriyle dünyanın en özel şehirlerinden olan İstanbul’un siyasi ve kültürel çerçevede 100 yıllık yolculuğunu derledik. Seçim öncesi İstanbul’un yerel dinamiklerini inceledik. Hazırsanız başlayalım.



Bölüm içerisinde referansta bulunduğumuz 31. Bölüm ektedir.

Kalecilikten Politikaya: Ekrem İmamoğlu'nun Siyasi Yaşamı

https://open.spotify.com/episode/61lwVwEsKVgaH5Pic2cReU?si=46d8771418764f09







Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Bilgisel’in yeni bölümünde tüm özellikleriyle dünyanın en özel şehirlerinden olan İstanbul’un siyasi ve kültürel çerçevede 100 yıllık yolculuğunu derledik. Seçim öncesi İstanbul’un yerel dinamiklerini inceledik. Hazırsanız başlayalım.

Bölüm içerisinde referansta bulunduğumuz 31. Bölüm ektedir.
Kalecilikten Politikaya: Ekrem İmamoğlu'nun Siyasi Yaşamı
https://open.spotify.com/episode/61lwVwEsKVgaH5Pic2cReU?si=46d8771418764f09

------- Podbee Sunar -------
Bu podcast, getirfinans hakkında reklam içerir.  getirfinans iyi faizi vade beklemeden günlük kazandırır. Kredi faiz oranı düşüktür. Aidatsız kredi kartı sunar. Para transferinden ücret almaz. Sen de getirfinanslı ol. Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. Bonus Platinum Dinamik'le tanışın!Kendiliğinden saatte bir değişen güvenlik koduyla internet alışverişlerinin en yeni ve daha da güvenli ödeme yöntemi!
See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

21: Dünyanın Başkenti: İstanbul'un 100 Yılı

18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi'nin 109. yılında olağanüstü bir savaş hikayesiyle huzurlarınızdayız. Aynı asker, aynı savaşta, iki düşman ülkede birden kahraman olabilir mi? Alistair John Taylor mı yoksa Gazi Ali Can Çavuş mu? Tüyler ürpertici bu hikayeye hazırsanız başlayalım.





Oyuncular:

Beyaz Hala: Yasemin Yeşilgöz

Mustafa Kemal Paşa: Metin Bozkurt

Victoria Taylor: Dila Zeynep Dereli

Alistair John Taylor: Kadir Can Değer

Rehber: Gökbey Karataş

Türk Askeri: Zafer Peker

Köylü: Batuhan Kösegil









Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi'nin 109. yılında olağanüstü bir savaş hikayesiyle huzurlarınızdayız. Aynı asker, aynı savaşta, iki düşman ülkede birden kahraman olabilir mi? Alistair John Taylor mı yoksa Gazi Ali Can Çavuş mu? Tüyler ürpertici bu hikayeye hazırsanız başlayalım.


Oyuncular:
Beyaz Hala: Yasemin Yeşilgöz
Mustafa Kemal Paşa: Metin Bozkurt
Victoria Taylor: Dila Zeynep Dereli
Alistair John Taylor: Kadir Can Değer
Rehber: Gökbey Karataş
Türk Askeri: Zafer Peker
Köylü: Batuhan Kösegil

------- Podbee Sunar -------
Bu podcast, getirfinans hakkında reklam içerir.  getirfinans iyi faizi vade beklemeden günlük kazandırır. Kredi faiz oranı düşüktür. Aidatsız kredi kartı sunar. Para transferinden ücret almaz. Sen de getirfinanslı ol. Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. Bonus Platinum Dinamik'le tanışın!Kendiliğinden saatte bir değişen güvenlik koduyla internet alışverişlerinin en yeni ve daha da güvenli ödeme yöntemi!
See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

20: Bir Çanakkale Öyküsü - İki Ulusun Kahramanı Ali Can Çavuş

Küçük bir Osmanlı şehrinden, mazlum bir halkın direniş karargahına, ardından Devrim’in ve Cumhuriyet’in başkentliğine uzanan yolculuk. Bilgisel’in yeni bölümünde Ankara’nın yakın tarihinde bir gezintiye çıkıp şehrin siyasi ve kültürel dokularını inceledik. Hazırsanız başlayalım.









Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Küçük bir Osmanlı şehrinden, mazlum bir halkın direniş karargahına, ardından Devrim’in ve Cumhuriyet’in başkentliğine uzanan yolculuk. Bilgisel’in yeni bölümünde Ankara’nın yakın tarihinde bir gezintiye çıkıp şehrin siyasi ve kültürel dokularını inceledik. Hazırsanız başlayalım.

------- Podbee Sunar -------
Bu podcast, getirfinans hakkında reklam içerir.  getirfinans iyi faizi vade beklemeden günlük kazandırır. Kredi faiz oranı düşüktür. Aidatsız kredi kartı sunar. Para transferinden ücret almaz. Sen de getirfinanslı ol. Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. Bonus Platinum Dinamik'le tanışın!Kendiliğinden saatte bir değişen güvenlik koduyla internet alışverişlerinin en yeni ve daha da güvenli ödeme yöntemi!
See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

19: Cumhuriyetin Şehri - Ankara'nın 100 Yılı

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Bilgisel’in özel bölümüyle huzurlarınızdayız. Türkiye’de kadınların seçme ve seçilme hakkı kazanması için daha cumhuriyet kurulmadan önce mücadele etmeye başlayan Nezihe Muhiddin’in ve Türkiye Kadınlar Birliği’nin öyküsünü çok seveceksiniz. Hazırsanız başlayalım.

Oyuncular:

Nezihe Muhiddin: Gülşah Dim

Mustafa Kemal Atatürk: Metin Bozkurt









Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Bilgisel’in özel bölümüyle huzurlarınızdayız. Türkiye’de kadınların seçme ve seçilme hakkı kazanması için daha cumhuriyet kurulmadan önce mücadele etmeye başlayan Nezihe Muhiddin’in ve Türkiye Kadınlar Birliği’nin öyküsünü çok seveceksiniz. Hazırsanız başlayalım.
Oyuncular:
Nezihe Muhiddin: Gülşah Dim
Mustafa Kemal Atatürk: Metin Bozkurt

------- Podbee Sunar -------
Bu podcast, getirfinans hakkında reklam içerir.  getirfinans iyi faizi vade beklemeden günlük kazandırır. Kredi faiz oranı düşüktür. Aidatsız kredi kartı sunar. Para transferinden ücret almaz. Sen de getirfinanslı ol. Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. Bonus Platinum Dinamik'le tanışın!Kendiliğinden saatte bir değişen güvenlik koduyla internet alışverişlerinin en yeni ve daha da güvenli ödeme yöntemi!
See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

18: Kadının Fendi: Nezihe Muhiddin ve Kadınlar Halk Fırkası

Bilgisel’in yeni bölümünde Yerel Seçimlere kısa bir zaman kala şehirlerimizi mercek altına alıyoruz. Ege’nin incisi İzmir’in 100 yıllık macerası; siyasi yapısı, yerel dinamikleri ve belediyecilik tarihiyle huzurlarınızdayız. Keyifli dinlemeler.

See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

17: Ege'nin İncisi - İzmir'in 100 Yılı

Bilgisel’in yeni bölümünde Türk sinemasının en kült yapımlarından olan Vizontele’nin kahkahaların arkasına gizlediği sosyo-politik saptamalarını sizler için derledik. Hazırsanız başlayalım.


See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

16: Kahkahalar Arkasına Gizlenmiş Bir Melodram - Vizontele

Bilgisel’in yeni bölümünde yıkılan Yugoslavya’nın enkazından futbol topuna sarılarak çıkan, Bosna Hersek tarihinin en büyük futbolcusu Edin Dzeko’nun öyküsüyle huzurlarınızdayız. Keyifli dinlemeler.


See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

15: Savaş ve Yıkımın Ortasından Zirveye - Edin Dzeko

Bilgisel'in yeni bölümünde koskoca bir devletin, bir hayvan türüne karşı açtığı savaşa tanık olacaksınız. Avustralya Ordusu'nun Emu Kuşları'na karşı verdiği mücadelenin hikayesi ile huzurlarınızdayız. Hazırsanız başlayalım.


See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

14: Tarihin En Enteresan Savaşı - Avustralya, Emu Kuşlarına Karşı

Bilgisel’in yeni bölümünde, büyük deprem felaketinin birinci yılında, kaybettiğimiz canlarımızı anarken, enkaz altında yaşamını yitiren Hataysporlu Christian Aysu’nun yüreklere dokunan hikayesiyle huzurlarınızdayız. Hazırsanız, başlayalım.


See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

13: Bir Son Saniye Golünün Öyküsü - Christian Atsu

Bilgisel’in yeni bölümünde Milli Mücadele Dönemi’nin silahlı safhası sona erdikten sonra Büyük Britanya ile Türkiye Büyük Millet Meclisi arasında geçen 32 günlük diplomasi savaşını anlattık. Hazırsanız başlayalım.

Canlandıranlar:
Mustafa Kemal: Metin Bozkurt
Cinnah: Gökbey Karataş
Gandhi: Cemre Dalyan


See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

2: Kurtuluş Savaşı’nın Son Perdesi: 32 Gün Süren Diplomasi Savaşı

Türkiye tarihinde iz bıraksa da geçen zamanda unutulmaya yüz tutan siyasi ve kültürel olaylara sesli bir kapı açıyoruz. Podbee Media yapımı Bilgisel ile hem yakın zaman Türkiye tarihine, hem de toplumsal olayların perde arkasını aralıyoruz.

Bilgisel

Bilgisel'in bu haftaki bölümünde yakın tarihin en sansasyonel hikayelerinden birine tanıklık ediyoruz. 31 Ağustos 1997'de geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybeden ve İngiltere'de büyük bir karmaşaya yol açan Prenses Diana'nın öyküsünü inceliyoruz. Hazırsanız, başlayalım.


See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

Podcast'e Soru Sor

Kaydet - Dinle - Gönder

Bildirimler

Bilgisel

Her hafta eklenen yeni bölümleri kaçırma!