Bilgisel'in bu haftaki bölümünde, İzmir Yahudileri için Altay Spor Kulübü'nün anlamı ve duydukları aidiyetin sebebi mercek altına alındı. Keyifli dinlemeler!


See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

4: Altay Spor Kulübü ve İzmir Yahudileri

Merhaba ben Ali Yağız Baltacı. Bilgisayarda bu hafta İzmir Yahudilerinin Altay sevgisini inceleyeceğiz. Öyleyse başlayalım. İzmir'in Alsancak semtinin takımı olarak bilinen, günümüzde İzmir'de bile sınırlı sayılı tarafları olan Altay Spor Kulübü'nün armasına, İsrail'de, Tel Aviv'de, alelade girdiğiniz bir kuyumcu yahut kumaşçı dükkanında denk gelebilirsiniz. Nasıl olduğunu merak ettiğinizi tahmin ediyorum. Buyurun o halde. İnsanların yaşamları büyük badirelerin, göçlerin, savaşların, sarhoşların hikayesidir. Eşlerini, işlerini, evlerini, ülkelerini, hatta bazen isimlerini, kimliklerini bile değiştirir insanlar. Ancak çocukken gönül verdiğiniz takım, nereye giderseniz sizinle gelir. Asla değişmeyen kimliğinizdir. İzmir Yahudileri. Tarihleri tıpkı İstanbul ve Selanik Yahudileri gibi 1492'ne dayanıyor. İspanya'dan kovulan Yahudileri kurtaran Osmanlı İmparatorluğu, yeni vatandaşlarını İmparatorluğun dört gözde şehrine, İstanbul, Selanik, Edirne ve İzmir'e yerleştiriyor. Bu tarihten itibaren İzmir'in asli unsuru haline gelen Yahudiler, Türk ve Rum komşularıyla birlikte şehrin yerlileri haline geldiler. Efrati, Caves, Hahanbaşı, Beni İsrail, Hurşidiye, Sonsino ve yeni ismini taşıyan mahalleler kurdular. 1900'lü yıllar geldiğinde imparatorluk büyük bir gürültüyle yıkılıyordu. Futbol ise yıkılan imparatorluğun aksine hızla yükselen bir spor dalıydı. Kozmopolit yapısı Avrupa ile etkileşimi sayesinde İzmir, Osmanlı topraklarında futbolun ilk oynandığı yerlerden birisi oldu. İttihatçıların ikinci meşrutiyeti ilan ettiği 1908 yılında Türkiye'de futbol genellikle yabancılar tarafına oynanmaktaydı. İzmir'deki bütün takımlar Rum, Ermeni ve İngiliz azınlıklar tarafından kurulmuştu. Karşıyaka'nın ardından şehrin ikinci Müslüman-Türk takımı 1914 yılında kurulan Altay oldu. Böylece İzmirli Türklerin de artık tıpkı Rumlar gibi takımları vardı. Üstelik bir değil iki tane. İzmir Yahudileri ise Paniyonyos ve Apollon gibi Rum takımlarını tutmak yerine Türklerin kurduğu Altay'ı desteklemeyi tercih ettiler. Çünkü Altay ayrılıkçılığı değil birleştiriciliği temsil ediyordu. Üstelik Yahudilerin kendi muhitlerinin, mahallelerinin takımıydı. 15 Mayıs 1919'da Yunanistan'ın İzmir işgali başladı. Tüm kordon Yunan bayraklarıyla donatıldı. Çok sayıda İzmirli Rum da Türk komşularının gözlerinin içine bakarak pencerelerine Yunan bayrakları astı ve işgali destek verdi. İzmir Yahudileri ise işgal yıllarında Türklerin direniş hareketlerine gizli gizli destek verip Yunan işgalini hiçbir zaman kabul etmediler. Zira İzmir Yahudilerinin de tıpkı Türkler gibi gidecek başka bir ülkeleri yoktu. Nitekim 9 Eylül 1922'de şehir kurtulunca İzmir Yahudileri de Altay bayraklarıyla kutlamalara katıldılar. Cumhuriyet yılları geldi. İzmirli Rumlar mübadele ile birlikte kurdukları futbol takımlarını da yanlarında götürerek İzmir'i terk etti. İzmir Yahudileri ise şehirde yaşamaya devam ettiler. Türkler cumhuriyetle birlikte yeni kulüpler kurdular. Göztepe ve Altınordu da Altay ve Karşıyaka'nın yanına katıldı. Şehirde iki ana toplum kalmıştı. Müslüman Türkler ve İzmirli Yahudiler. 1927'de yapılan nüfus sayımına göre İzmir nüfusu 129073, Yahudi nüfusu ise 15258'di. Alsancak bölgesinde yaşayan Yahudiler ise genellikle levantenlerle birlikte altın, para, dokumacılık gibi sektörlerde çalışıyordu. 1930'lu ve 40'lu yıllarda kentte dönen sıcak parayı büyük oranda İzmirli Yahudiler yönetiyordu. 1948 yılında İsrail Devleti kuruldu. İsrail tüm dünyadaki Yahudilere ana vatan dönüş çağrıları yapmaya başladı. Artık bir devletiniz var. Başka ülkelerde sığıntı olmayın. Gelin kendi vatanınızda yaşayın. İsrail vatandaşlığı alın. Propagandası yapıldı. Bu çağrıya en az karşılık Türkiye Yahudilerinden geldi. Zira Türkiye Yahudi toplumu için vatanları yüzyıllardır yaşadıkları ülke olan Türkiye'ydi. Hem İstanbul hem de İzmir'deki Yahudi toplumları büyük oranda bu teklifi geri çevirdi. Ancak 1950'li yıllar geldiğinde Türkiye'de de işin rengi değişmeye başladı. 6-7 Eylül 1955 olayları ve devamına devam eden gayrimüslim karşıtlığı Yahudilere hedef aldı. Sonuçta İzmir Yahudilerinin de nüfusunda ciddi bir düşüş gözlendi. 1945'te 17.000 Yahudi yaşayan İzmir'de 1960'larda sadece 4.000 Yahudi kalmıştı. İzmir Yahudileri çok büyük oranda İsrail ve ABD'ye, küçük bir kısmı ise İtalya, Almanya ve İsveç'e göç etti. Yanlarını alabildikleri eşyalar ve Altay bayrakları ile birlikte. İzmir Yahudileri imparatorluğun çöküş döneminde, işgal yıllarında terk etmedikleri memleketlerini 1950'lerde terk etmek durumunda kaldı. Günümüzde İzmir'de 800 ile 1000 arasında bir Yahudi toplumu yaşıyor. Altay Spor Kulübü de her sene 2 Aralık'ta Işık Bayramı'nda Yahudi saraflarlarının bayramını kutlar. Al sancaksı adında mumlar yakılır ve şarkılar söylenir. Bir gün Tel Aviv'de veya New York'taki bir kuyumca yolunuz düşerse gözünüze ilişecek büyük Altay armalarını gördüğünüzde fazla şaşırmamaya ve dinlediğiniz bu bölümü hatırlamaya çalışın.

Merhaba ben Ali Yağız Baltacı. Bilgisayarda bu hafta İzmir Yahudilerinin Altay sevgisini inceleyeceğiz. Öyleyse başlayalım.

İzmir'in Alsancak semtinin takımı olarak bilinen, günümüzde İzmir'de bile sınırlı sayılı tarafları olan Altay Spor Kulübü'nün armasına, İsrail'de, Tel Aviv'de, alelade girdiğiniz bir kuyumcu yahut kumaşçı dükkanında denk gelebilirsiniz. Nasıl olduğunu merak ettiğinizi tahmin ediyorum. Buyurun o halde.

İnsanların yaşamları büyük badirelerin, göçlerin, savaşların, sarhoşların hikayesidir. Eşlerini, işlerini, evlerini, ülkelerini, hatta bazen isimlerini, kimliklerini bile değiştirir insanlar. Ancak çocukken gönül verdiğiniz takım, nereye giderseniz sizinle gelir. Asla değişmeyen kimliğinizdir.

İzmir Yahudileri. Tarihleri tıpkı İstanbul ve Selanik Yahudileri gibi 1492'ne dayanıyor. İspanya'dan kovulan Yahudileri kurtaran Osmanlı İmparatorluğu, yeni vatandaşlarını İmparatorluğun dört gözde şehrine, İstanbul, Selanik, Edirne ve İzmir'e yerleştiriyor. Bu tarihten itibaren İzmir'in asli unsuru haline gelen Yahudiler, Türk ve Rum komşularıyla birlikte şehrin yerlileri haline geldiler.

Efrati, Caves, Hahanbaşı, Beni İsrail, Hurşidiye, Sonsino ve yeni ismini taşıyan mahalleler kurdular. 1900'lü yıllar geldiğinde imparatorluk büyük bir gürültüyle yıkılıyordu. Futbol ise yıkılan imparatorluğun aksine hızla yükselen bir spor dalıydı. Kozmopolit yapısı Avrupa ile etkileşimi sayesinde İzmir, Osmanlı topraklarında futbolun ilk oynandığı yerlerden birisi oldu.

İttihatçıların ikinci meşrutiyeti ilan ettiği 1908 yılında Türkiye'de futbol genellikle yabancılar tarafına oynanmaktaydı. İzmir'deki bütün takımlar Rum, Ermeni ve İngiliz azınlıklar tarafından kurulmuştu. Karşıyaka'nın ardından şehrin ikinci Müslüman-Türk takımı 1914 yılında kurulan Altay oldu. Böylece İzmirli Türklerin de artık tıpkı Rumlar gibi takımları vardı. Üstelik bir değil iki tane.

İzmir Yahudileri ise Paniyonyos ve Apollon gibi Rum takımlarını tutmak yerine Türklerin kurduğu Altay'ı desteklemeyi tercih ettiler. Çünkü Altay ayrılıkçılığı değil birleştiriciliği temsil ediyordu. Üstelik Yahudilerin kendi muhitlerinin, mahallelerinin takımıydı. 15 Mayıs 1919'da Yunanistan'ın İzmir işgali başladı. Tüm kordon Yunan bayraklarıyla donatıldı. Çok sayıda İzmirli Rum da Türk komşularının gözlerinin içine bakarak pencerelerine Yunan bayrakları astı ve işgali destek verdi.

İzmir Yahudileri ise işgal yıllarında Türklerin direniş hareketlerine gizli gizli destek verip Yunan işgalini hiçbir zaman kabul etmediler. Zira İzmir Yahudilerinin de tıpkı Türkler gibi gidecek başka bir ülkeleri yoktu.

Nitekim 9 Eylül 1922'de şehir kurtulunca İzmir Yahudileri de Altay bayraklarıyla kutlamalara katıldılar. Cumhuriyet yılları geldi. İzmirli Rumlar mübadele ile birlikte kurdukları futbol takımlarını da yanlarında götürerek İzmir'i terk etti. İzmir Yahudileri ise şehirde yaşamaya devam ettiler.

Türkler cumhuriyetle birlikte yeni kulüpler kurdular. Göztepe ve Altınordu da Altay ve Karşıyaka'nın yanına katıldı. Şehirde iki ana toplum kalmıştı. Müslüman Türkler ve İzmirli Yahudiler. 1927'de yapılan nüfus sayımına göre İzmir nüfusu 129073, Yahudi nüfusu ise 15258'di.

Alsancak bölgesinde yaşayan Yahudiler ise genellikle levantenlerle birlikte altın, para, dokumacılık gibi sektörlerde çalışıyordu. 1930'lu ve 40'lu yıllarda kentte dönen sıcak parayı büyük oranda İzmirli Yahudiler yönetiyordu. 1948 yılında İsrail Devleti kuruldu. İsrail tüm dünyadaki Yahudilere ana vatan dönüş çağrıları yapmaya başladı.

Artık bir devletiniz var. Başka ülkelerde sığıntı olmayın. Gelin kendi vatanınızda yaşayın. İsrail vatandaşlığı alın. Propagandası yapıldı. Bu çağrıya en az karşılık Türkiye Yahudilerinden geldi. Zira Türkiye Yahudi toplumu için vatanları yüzyıllardır yaşadıkları ülke olan Türkiye'ydi. Hem İstanbul hem de İzmir'deki Yahudi toplumları büyük oranda bu teklifi geri çevirdi.

Ancak 1950'li yıllar geldiğinde Türkiye'de de işin rengi değişmeye başladı. 6-7 Eylül 1955 olayları ve devamına devam eden gayrimüslim karşıtlığı Yahudilere hedef aldı.

Sonuçta İzmir Yahudilerinin de nüfusunda ciddi bir düşüş gözlendi. 1945'te 17.000 Yahudi yaşayan İzmir'de 1960'larda sadece 4.000 Yahudi kalmıştı. İzmir Yahudileri çok büyük oranda İsrail ve ABD'ye, küçük bir kısmı ise İtalya, Almanya ve İsveç'e göç etti. Yanlarını alabildikleri eşyalar ve Altay bayrakları ile birlikte.

İzmir Yahudileri imparatorluğun çöküş döneminde, işgal yıllarında terk etmedikleri memleketlerini 1950'lerde terk etmek durumunda kaldı. Günümüzde İzmir'de 800 ile 1000 arasında bir Yahudi toplumu yaşıyor.

Altay Spor Kulübü de her sene 2 Aralık'ta Işık Bayramı'nda Yahudi saraflarlarının bayramını kutlar. Al sancaksı adında mumlar yakılır ve şarkılar söylenir. Bir gün Tel Aviv'de veya New York'taki bir kuyumca yolunuz düşerse gözünüze ilişecek büyük Altay armalarını gördüğünüzde fazla şaşırmamaya ve dinlediğiniz bu bölümü hatırlamaya çalışın.

Bilgisel'de bu hafta, son yılların en popüler siyasetçilerinden Ekrem İmamoğlu'nun politik kariyerindeki kırılma anlarına odaklanacağız. Onun, Türk Ocağı Limasol kalesinden İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı'na uzanan hikayesine tanıklık edeceğiz. Hazırsanız, başlayalım.











Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!


----- Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Bilgisel'de bu hafta, son yılların en popüler siyasetçilerinden Ekrem İmamoğlu'nun politik kariyerindeki kırılma anlarına odaklanacağız. Onun, Türk Ocağı Limasol kalesinden İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı'na uzanan hikayesine tanıklık edeceğiz. Hazırsanız, başlayalım.

------- Podbee Sunar -------
Bu podcast, getirfinans hakkında reklam içerir.  getirfinans iyi faizi vade beklemeden günlük kazandırır. Kredi faiz oranı düşüktür. Aidatsız kredi kartı sunar. Para transferinden ücret almaz. Sen de getirfinanslı ol. Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. Bonus Platinum Dinamik'le tanışın!Kendiliğinden saatte bir değişen güvenlik koduyla internet alışverişlerinin en yeni ve daha da güvenli ödeme yöntemi!
See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

22: Kalecilikten Politikaya : Ekrem İmamoğlu'nun Siyasi Yaşamı I Tekrar Dosyası

Bilgisel’in yeni bölümünde tüm özellikleriyle dünyanın en özel şehirlerinden olan İstanbul’un siyasi ve kültürel çerçevede 100 yıllık yolculuğunu derledik. Seçim öncesi İstanbul’un yerel dinamiklerini inceledik. Hazırsanız başlayalım.



Bölüm içerisinde referansta bulunduğumuz 31. Bölüm ektedir.

Kalecilikten Politikaya: Ekrem İmamoğlu'nun Siyasi Yaşamı

https://open.spotify.com/episode/61lwVwEsKVgaH5Pic2cReU?si=46d8771418764f09







Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Bilgisel’in yeni bölümünde tüm özellikleriyle dünyanın en özel şehirlerinden olan İstanbul’un siyasi ve kültürel çerçevede 100 yıllık yolculuğunu derledik. Seçim öncesi İstanbul’un yerel dinamiklerini inceledik. Hazırsanız başlayalım.

Bölüm içerisinde referansta bulunduğumuz 31. Bölüm ektedir.
Kalecilikten Politikaya: Ekrem İmamoğlu'nun Siyasi Yaşamı
https://open.spotify.com/episode/61lwVwEsKVgaH5Pic2cReU?si=46d8771418764f09

------- Podbee Sunar -------
Bu podcast, getirfinans hakkında reklam içerir.  getirfinans iyi faizi vade beklemeden günlük kazandırır. Kredi faiz oranı düşüktür. Aidatsız kredi kartı sunar. Para transferinden ücret almaz. Sen de getirfinanslı ol. Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. Bonus Platinum Dinamik'le tanışın!Kendiliğinden saatte bir değişen güvenlik koduyla internet alışverişlerinin en yeni ve daha da güvenli ödeme yöntemi!
See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

21: Dünyanın Başkenti: İstanbul'un 100 Yılı

18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi'nin 109. yılında olağanüstü bir savaş hikayesiyle huzurlarınızdayız. Aynı asker, aynı savaşta, iki düşman ülkede birden kahraman olabilir mi? Alistair John Taylor mı yoksa Gazi Ali Can Çavuş mu? Tüyler ürpertici bu hikayeye hazırsanız başlayalım.





Oyuncular:

Beyaz Hala: Yasemin Yeşilgöz

Mustafa Kemal Paşa: Metin Bozkurt

Victoria Taylor: Dila Zeynep Dereli

Alistair John Taylor: Kadir Can Değer

Rehber: Gökbey Karataş

Türk Askeri: Zafer Peker

Köylü: Batuhan Kösegil









Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi'nin 109. yılında olağanüstü bir savaş hikayesiyle huzurlarınızdayız. Aynı asker, aynı savaşta, iki düşman ülkede birden kahraman olabilir mi? Alistair John Taylor mı yoksa Gazi Ali Can Çavuş mu? Tüyler ürpertici bu hikayeye hazırsanız başlayalım.


Oyuncular:
Beyaz Hala: Yasemin Yeşilgöz
Mustafa Kemal Paşa: Metin Bozkurt
Victoria Taylor: Dila Zeynep Dereli
Alistair John Taylor: Kadir Can Değer
Rehber: Gökbey Karataş
Türk Askeri: Zafer Peker
Köylü: Batuhan Kösegil

------- Podbee Sunar -------
Bu podcast, getirfinans hakkında reklam içerir.  getirfinans iyi faizi vade beklemeden günlük kazandırır. Kredi faiz oranı düşüktür. Aidatsız kredi kartı sunar. Para transferinden ücret almaz. Sen de getirfinanslı ol. Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. Bonus Platinum Dinamik'le tanışın!Kendiliğinden saatte bir değişen güvenlik koduyla internet alışverişlerinin en yeni ve daha da güvenli ödeme yöntemi!
See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

20: Bir Çanakkale Öyküsü - İki Ulusun Kahramanı Ali Can Çavuş

Küçük bir Osmanlı şehrinden, mazlum bir halkın direniş karargahına, ardından Devrim’in ve Cumhuriyet’in başkentliğine uzanan yolculuk. Bilgisel’in yeni bölümünde Ankara’nın yakın tarihinde bir gezintiye çıkıp şehrin siyasi ve kültürel dokularını inceledik. Hazırsanız başlayalım.









Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

Küçük bir Osmanlı şehrinden, mazlum bir halkın direniş karargahına, ardından Devrim’in ve Cumhuriyet’in başkentliğine uzanan yolculuk. Bilgisel’in yeni bölümünde Ankara’nın yakın tarihinde bir gezintiye çıkıp şehrin siyasi ve kültürel dokularını inceledik. Hazırsanız başlayalım.

------- Podbee Sunar -------
Bu podcast, getirfinans hakkında reklam içerir.  getirfinans iyi faizi vade beklemeden günlük kazandırır. Kredi faiz oranı düşüktür. Aidatsız kredi kartı sunar. Para transferinden ücret almaz. Sen de getirfinanslı ol. Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. Bonus Platinum Dinamik'le tanışın!Kendiliğinden saatte bir değişen güvenlik koduyla internet alışverişlerinin en yeni ve daha da güvenli ödeme yöntemi!
See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

19: Cumhuriyetin Şehri - Ankara'nın 100 Yılı

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Bilgisel’in özel bölümüyle huzurlarınızdayız. Türkiye’de kadınların seçme ve seçilme hakkı kazanması için daha cumhuriyet kurulmadan önce mücadele etmeye başlayan Nezihe Muhiddin’in ve Türkiye Kadınlar Birliği’nin öyküsünü çok seveceksiniz. Hazırsanız başlayalım.

Oyuncular:

Nezihe Muhiddin: Gülşah Dim

Mustafa Kemal Atatürk: Metin Bozkurt









Tüm bölümler ve daha fazlası için podbeemedia.com'u ziyaret et!

------ Podbee Sunar -------

Bu podcast reklam içermektedir.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Bilgisel’in özel bölümüyle huzurlarınızdayız. Türkiye’de kadınların seçme ve seçilme hakkı kazanması için daha cumhuriyet kurulmadan önce mücadele etmeye başlayan Nezihe Muhiddin’in ve Türkiye Kadınlar Birliği’nin öyküsünü çok seveceksiniz. Hazırsanız başlayalım.
Oyuncular:
Nezihe Muhiddin: Gülşah Dim
Mustafa Kemal Atatürk: Metin Bozkurt

------- Podbee Sunar -------
Bu podcast, getirfinans hakkında reklam içerir.  getirfinans iyi faizi vade beklemeden günlük kazandırır. Kredi faiz oranı düşüktür. Aidatsız kredi kartı sunar. Para transferinden ücret almaz. Sen de getirfinanslı ol. Bu podcast, Garanti BBVA hakkında reklam içerir. Bonus Platinum Dinamik'le tanışın!Kendiliğinden saatte bir değişen güvenlik koduyla internet alışverişlerinin en yeni ve daha da güvenli ödeme yöntemi!
See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

18: Kadının Fendi: Nezihe Muhiddin ve Kadınlar Halk Fırkası

Bilgisel’in yeni bölümünde Yerel Seçimlere kısa bir zaman kala şehirlerimizi mercek altına alıyoruz. Ege’nin incisi İzmir’in 100 yıllık macerası; siyasi yapısı, yerel dinamikleri ve belediyecilik tarihiyle huzurlarınızdayız. Keyifli dinlemeler.

See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

17: Ege'nin İncisi - İzmir'in 100 Yılı

Bilgisel’in yeni bölümünde Türk sinemasının en kült yapımlarından olan Vizontele’nin kahkahaların arkasına gizlediği sosyo-politik saptamalarını sizler için derledik. Hazırsanız başlayalım.


See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

16: Kahkahalar Arkasına Gizlenmiş Bir Melodram - Vizontele

Bilgisel’in yeni bölümünde yıkılan Yugoslavya’nın enkazından futbol topuna sarılarak çıkan, Bosna Hersek tarihinin en büyük futbolcusu Edin Dzeko’nun öyküsüyle huzurlarınızdayız. Keyifli dinlemeler.


See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

15: Savaş ve Yıkımın Ortasından Zirveye - Edin Dzeko

Bilgisel'in yeni bölümünde koskoca bir devletin, bir hayvan türüne karşı açtığı savaşa tanık olacaksınız. Avustralya Ordusu'nun Emu Kuşları'na karşı verdiği mücadelenin hikayesi ile huzurlarınızdayız. Hazırsanız başlayalım.


See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

14: Tarihin En Enteresan Savaşı - Avustralya, Emu Kuşlarına Karşı

Bilgisel’in yeni bölümünde, büyük deprem felaketinin birinci yılında, kaybettiğimiz canlarımızı anarken, enkaz altında yaşamını yitiren Hataysporlu Christian Aysu’nun yüreklere dokunan hikayesiyle huzurlarınızdayız. Hazırsanız, başlayalım.


See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

13: Bir Son Saniye Golünün Öyküsü - Christian Atsu

2010 yılında, dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın çıkan kasedi gündeme oturmuştu. Bu kasetin ardından istifa eden Baykal'ın yerine gelecek isim CHP'nin halk nezdindeki imajını değiştirecekti. Keyifli dinlemeler.

See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

5: CHP Kaset Süreci: Deniz Baykal'ın İstifası ve CHP'nin Değişimi

Türkiye tarihinde iz bıraksa da geçen zamanda unutulmaya yüz tutan siyasi ve kültürel olaylara sesli bir kapı açıyoruz. Podbee Media yapımı Bilgisel ile hem yakın zaman Türkiye tarihine, hem de toplumsal olayların perde arkasını aralıyoruz.

Bilgisel

Bilgisel'de bu hafta, Kurtuluş Savaşı'nda Prens Philip'in ve ailesinin kaderinin nasıl tamamen değiştiği mercek altına alındı.

See Privacy Policy at https://art19.com/privacy and California Privacy Notice at https://art19.com/privacy#do-not-sell-my-info.

Podcast'e Soru Sor

Kaydet - Dinle - Gönder

Bildirimler

Bilgisel

Her hafta eklenen yeni bölümleri kaçırma!